Ankara’da gerçekleştirilen programda, Türkiye ile Rusya arasındaki tarihsel ve kültürel etkileşim 'Tarihsel Derinlik, Kültürel Yakınlık: Türk
ye-Rusya Medeniyet Diyaloğu' isimli oturumda tartışıldı. Etkinlikte, iki ülkenin medeniyetlerindeki ortak noktalar ve kültürel etkileşimler masaya yatırıldı. Katılımcılar, tarih boyunca şekillenen benzerliklerin günümüzde karşılıklı anlayış ve iş birliğine katkı sağladığını vurguladı.
Türkiye-Rusya Bağları Masaya Yatırıldı
Türkiye ile Rusya arasındaki derin tarihsel bağlar ve kültürel etkileşimler, Rus Evi Ankara’da düzenlenen özel bir programda kapsamlı şekilde ele alındı. Etkinlikte iki ülkenin medeniyet mirasları, ortak değerleri ve kültürel yakınlıkları üzerine uzmanlar tarafından sunumlar yapıldı.
Programda, Osmanlı ve Rus imparatorluklarının tarihsel benzerlikleri, iki halkın önemli dini bayramları ve medeniyetlerarası diyalog vurgulandı. Bu buluşma, iki ülke arasındaki kültürel iş birliğinin güçlendirilmesine yönelik önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Medeniyetler Arası Diyalogda Uzmanlar Söz Aldı
Etkinlikte, Rusya Federasyonu Büyükelçiliği Kültür Ataşesi Evgeniy Bahrevskiy, Rus Evi Ankara Başkanı Aleksandr Sotniçenko, Kültürel Diplomasi ve İş Birliği Derneği Başkanı Mehmet Emre Cilt ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ersin Çetinkaya sunumlarıyla yer aldı.
Konuşmalarda, Osmanlı ve Rus medeniyetleri arasındaki benzerlikler, Batı’nın her iki imparatorluğa dair algısı ve kültürel süreklilik konuları vurgulandı.
Ortak Medeniyet Mirası
Rus Evi Ankara Başkanı Aleksandr Sotniçenko, oturumda Osmanlı ve Rusya imparatorlukları arasındaki dostane ilişkiler ve kültürel benzerliklere değindi. Sotniçenko, bu iki büyük medeniyetin tarih boyunca birbirini etkilemesinin ötesinde, süregelen kültürel, toplumsal, sosyolojik ve hatta genetik benzerliklerin de varlığından bahsetti. Bu derin bağların, iki toplum arasındaki yakınlığın temelini oluşturduğunu vurguladı.
Ortak Ritüeller Farklı İnançlar
Programda öne çıkan başlıklardan biri de iki ülkenin dini ve milli bayramları oldu. Türk toplumunda Ramazan Bayramı, Rus halkında ise İsa’nın Doğumu (Noel) önemli dini günler olarak ele alındı.
Baharı Müjdeleyen Ortak Sevinç
Milli bayramlar bağlamında ise Maslenitsa ve Nevruz geleneklerinin kültürel yakınlıkta oynadığı rol üzerinde duruldu. Kışın sona erdiğini müjdeleyen Maslenitsa’nın Rus halkı için önemine, Türk coğrafyasındaki Nevruz kutlamalarına benzerliğine dikkat çekilirken, ortak yaşam koşullarının şekillendirdiği kültürel alışkanlıkların altı çizilerek aktarıldı.
Geçmişten Geleceğe Medeniyet Etkileşimi
Programın sonunda yapılan değerlendirmelerde, Türk ve Rus kültürlerinin farklı etnik ve dini temellere dayansa da birçok ortak değerde buluştuğu vurgulandı.
Bu ortak zeminlerin fark edilmesinin, kültürel diplomasiye katkı sağlayacağı ve iki ülke arasında daha derin bir anlayışın gelişmesine olanak tanıyacağı ifade edildi.