Efsanevi reggae sanatçısı Bob Marley, “Müziğin iyi bir yanı, sizi vurduğunda acı hissetmemenizdir” sözleriyle müziğin psikofizyolojik etkisine dikkat çekmişti. Montreal’deki McGill Üniversitesi araştırmacıları, 2023 yılında gerçekleştirdikleri deneysel çalışmada bu iddiayı bilimsel olarak doğruladı.
Araştırma kapsamında 63 katılımcı, en sevdikleri müzik parçaları, kendileri için seçilen rahatlatıcı müzikler, rastgele müzikler veya sessizlik ortamında deneysel olarak acıya maruz bırakıldı. Her yedi dakikalık dinleme periyodu sonrasında katılımcılar, müzikten aldıkları haz ve yaşadıkları “ürperti” deneyimini derecelendirdi.
Bulgular, özellikle tercih edilen ve ritmik müziklerin, algılanan acı şiddetini önemli ölçüde azalttığını ortaya koydu; ölçekte 10 puanlık bir azalma gözlendi.
Klasik Müzik, Bebeklerde Bilişsel Gelişimi Artırıyor mu?
Klasik müziğin yenidoğan bebeklerde bilişsel gelişimi artırdığına dair yaygın inanış bilimsel temelden yoksundur.
Bu mit, 1993 yılında Mozart dinleyen üniversite öğrencilerinde uzamsal zekâda hafif gelişmeler gözlenen küçük ölçekli bir çalışmadan kaynaklanmaktadır. Ancak bebekler veya fetüsler üzerinde benzer bir etki doğrulanmamıştır.
Müzik Terapisinin Psikolojik ve Fizyolojik Faydaları Nelerdir?
Müziğin fizyolojik ve psikolojik etkileri uzun süredir tıp literatüründe bilinmektedir. Müzik terapisi alanı, müziğin stres ve anksiyeteyi azaltma, bilişsel işlevleri ve hafızayı güçlendirme potansiyelini klinik uygulamalara taşımaktadır.
Tercih edilen müziklerin dinlenmesi, ciddi ağrıları tamamen ortadan kaldırmasa da algılanan rahatsızlığı azaltarak yaşam kalitesini artırabilir. Günlük yaşamda sevilen müzikleri dinlemek, yalnızca ruh hâlinizi iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda acıyı hafifletici etkisiyle bilimsel olarak da desteklenmektedir.