Bolu’da biri otizmli diğeri de böbrek hastası olan çocuklarıyla köyde birlikte zaman geçirmek için konteyner almak isteyen Turan Kurul (44), sosyal medyada satış ilanını görerek iletişime geçtiği A.K.’ye, kredi çekerek 70 bin TL gönderdi. Kurul, parayı gönderdikten sonra satış için görüştüğü kişiye bir daha ulaşamayınca dolandırıldığı düşünerek savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Kentte bulunan bir tavuk entegre fabrikasında işçi olarak çalışan Turan Kurul, otizmli oğlu Musa Kemal (3) ve böbrek hastası oğlu Mertcan (12) ile birlikte köyde vakit geçirmek için konteyner almaya karar verdi. Kurul, internet üzerinden araştırmalar yaptı. Konteyner fiyatlarının 300 ile 500 bin lira arasında olması sebebiyle aradığını bulamayan Kurul, sosyal medyada, 95 bin lira değerindeki konteyner ilanı dikkatini çekti.
Telefon Üzerinden İletişime Geçti
Kurul, ilanı gördükten sonra konteyneri satın almak için Aydın'da yaşadığını iddia eden Z.K. ve A.K. çiftiyle telefonda görüştü. Çift, konteynerle ilgili bilgileri ve fotoğrafları Kurul’a ulaştırdı. A.K., ile bir süre pazarlık yapıldıktan sonra Kurul, kendisine gönderilen IBAN numarasına anlaştıkları 85 bin liranın 70 bin lirasını bankadan kredi çekerek yolladı. Kalan 15 bin lirayı da konteyneri teslim aldıktan sonra vermek için anlaştı. Kurul, parayı yatırıp dekontu gönderdiği Z.K. ve A.K.’den bir daha haber alamadı. Kurul, dolandırıldığını anlayınca 2 şüpheli hakkında savcılığa suç duyurusu başvurusunda bulundu.
Kendilerini hacı olarak tanıtmışlar
Turan Kurul, “Düzce, Adapazarı gibi illerde konteyner alabileceğimiz yerlere başvurdum ama maliyeti yüksek olduğu, alım gücüm olmadığı için sosyal medya üzerinden bu konteyneri buldum. Biz hacıyız, ben hacıya gittim geldim, ben senin 1 liranı yemem, etmem, gitmem. Yerimi sattığım için bu konteyneri satacağım gibisinden bazı şeyler konuştu. Benim için para değil, insanlık önemli ama bunların görüşü o şekilde değilmiş. Hacılıkları falan kenardaymış. 70 bin lira kredi çektim. Başka bir banka üzerinden gönderme yaptım. Konteyner gelecek diye Taşkestiye’ye, köyüme gittim. Akşamüzeri olduğunda, aradığımda kimseye ulaşamadım. Çok aradım. Akşamdan sabaha kadar hiç uyku uyumadım. Devamlı aradım, hala da arıyorum. Hiçbirine ulaşılmıyor. Nakliyeci oradan yüklediği anın fotoğrafını attı ve hepsini silmiş” şeklinde ifade etti.
Savcılığa şikâyette bulundum
Savcılığa şikâyette bulunduğunu aktaran Kurul, “Benim canım yandı, bir başka garibanın canı yanmasın. Benim çocuklarımın ahı da kimsede kalmasın. Ben bunu 24 ay çalışıp ödeyeceğim. Nasıl ödeyeceğim? Çocuklarıma ilaç parası mı alacağım. Zaten böbrek rahatsızlığı olanın yurt dışından euro ile ilaçları geliyor. Ben hangi birine yetişeceğim?” dedi.
