Evelyn De Morgan, yalnızca 19. yüzyılın sonlarına damgasını vuran bir ressam değil aynı zamanda feminizm, pasifizm ve spiritüalizmle bezenmiş bir sanat manifestosuydu.
Mitolojiyi, mistisizmi ve toplumsal eleştiriyi aynı tuvale sığdıran De Morgan, kadını sadece resmetmedi ona anlam, ses ve direniş kattı.
Fırçasıyla Kadın Ruhunu Anlatan Bir Sanatçı
Evelyn De Morgan, doğum adıyla Mary Evelyn Pickering, 1855 yılında Londra’da aristokrat bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.
Küçük yaşta klasik diller, bilim ve edebiyat eğitimi aldı. Kadınların sanatla değil, evlilikle tanımlandığı bir çağda annesinin tüm itirazlarına rağmen ressam olmayı seçti.
Akademi Yerine İsyan
South Kensington Sanat Okulu’na gitti, ardından Slade’e geçti. Ancak kurallarla örülü eğitim sistemine isyan edip bağımsız çalışmayı seçti.
Savaş Karşıtı Bir Fırça
Eşi William De Morgan ile 1887’de evlenen Evelyn, savaşlara karşı duruşunu da tuvaline taşıdı. I. Dünya Savaşı ve II. Boer Savaşı’na karşı çizdiği 15’ten fazla eserle hem ruhani hem politik mesajlar verdi.
‘S.O.S.’ ve ‘The Red Cross’ gibi çalışmalarıyla savaşı kutsayan anlatıların tam karşısında durdu. 1916’da savaş karşıtı tablolarını yardım sergisinde halkla buluşturdu.
Ruhlarla Konuşan Ressam
Evelyn ve eşi William, spiritüalizme gönül vermişti. Her gece otomatik yazım yaparak ruhani varlıklarla iletişim kurduklarına inanıyorlardı. Bu yazışmalar 1909’da The Result of an Experiment adlı kitapta yayımlandı.
Pre-Raffaelocu Ruh, Sembolist Dokunuş
Evelyn De Morgan’ın tarzı, Edward Burne-Jones ve Dante Gabriel Rossetti gibi Pre-Raffaelite ressamlara benzemektedir.
Mitoloji ve dini temalar işler, ancak kadınları güçlü ve ışık saçan varlıklar olarak resmeder. Böylece bu gelenekleri kendine özgü bir şekilde yeniden yorumlar.
Feminist Sanatın Sessiz Yıldızı
De Morgan, kadınların sadece ilham perisi değil, üretici sanatçılar olabileceğini kanıtlayan isimlerden biri oldu. Ancak ne yazık ki ölümünden sonra çalışmaları uzun süre göz ardı edildi.
Neyse ki bugün De Morgan Vakfı sayesinde 600’den fazla çizimi ve 50’yi aşkın eseri yeniden sergileniyor.