İngiliz kadın yönetmen Emerald Fennell, Emily Bronte’nin karanlık aşk klasiği “Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights)” için öyle bir istek de bulundu ki duyunca siz de durup bir düşüneceksiniz:

Yönetmen, uyarlamasını yaptığı filmin “bu neslin Titanic’i” olmasını istediğini açıkladı.

Açıkçası bu istek biraz zorlama olur gibi...

Çünkü bu kadar içe kapanık, kırık dökük bir aşk hikayesinden devasa bir Titanic enerjisi çıkmasını ummak biraz cesaret işi ya da fazla iyimserlik.

Fennell’in Beklentisi Neden Bu Kadar Yüksek?

Fennell, yaptığı bir açıklamada bu uyarlamanın genç izleyiciler üzerinde “takıntılı izleme” etkisini yaratmasını hedefliyor ve motivasyonunu şöyle anlatıyor:

“Romeo ve Juliet’i sekiz kez izlemek için sinemaya gittim. Bunun da böyle olmasını istiyorum.”

Yani salona girip çıkmayı ritüele dönüştüren bir seyirci hayal ediyor.

Ama bu dileğin karşılık bulup bulmayacağı meçhul, çünkü “Uğultulu Tepeler”in kendi doğası "Titanic" filmindeki romantizme pek benzemiyor.

Dua Eden Eller Tablosu: Dünyanın En Ünlü Dua Figürü
Dua Eden Eller Tablosu: Dünyanın En Ünlü Dua Figürü
İçeriği Görüntüle

Karanlık Bir Aşk Hikayesinden Titanic Beklentisi?

Bronte’nin romanı tutkunun romantik yüzünü değil, yıkıcı tarafını merkeze alır.

Aşk burada okyanusu aşan bir gemi değil; insanın içini içten içe oyup tüketen bir fırtınadır.

Dolayısıyla Fennell’in “Titanic etkisi” beklentisi ister istemez kafa karıştırıyor.

Ayrıca günümüzde dev bütçeli olmayan, edebi uyarlamaların milyar dolar bandını aşması neredeyse imkansız.

Hemen hatırlatalım, 200 milyon dolar bütçeyle 1997'de vizyona girdiğinde Titanic, 2.26 milyar dolarlık gişe hasılatı ile rekor kırmıştı.

O nedenle bu film, 300-400 milyon dolar sınırını zorlayabilirse o bile büyük başarı sayılabilir.

Warner Bros.'un Tarih Seçimi: Netflix Ayrıntısı ise Çarpıcı

Warner Bros., filmi özellikle 14 Şubat 2026 Sevgililer Günü için programladı. Türkiye'de 13 Şubattan itibaren vizyona girecek. Sonuçta doğru bir tarih, doğru hedef kitle…

Ama işin ironik tarafı şu:

Bu projeyi ilk olarak Netflix çok istemişti. Hatta yüksek bir ücret teklif ettiği biliniyor.

Fennell ise filmin sinemalarda gösterilmesi şartıyla Netflix’in teklifini reddedip, daha düşük bir bedelle Warner Bros.’u seçmişti.

Sonra ne oldu?

Warner Bros. Netflix’e satıldı. Satış hala netleşmedi ama kağıt üstünde Netflix ismi yazıyor bir kere...

Yani Fennell yağmurdan kaçarken doluya tutuldu: Sinema ısrarıyla kaçtığı platformun kollarına, stüdyosuyla birlikte geri dönmüş oldu.

Projenin bundan sonra nasıl konumlanacağı o nedenle merak konusu.

Sonuç Olarak

“Uğultulu Tepeler” için Titanic ölçeğinde bir patlama ummak cesur bir beklenti.

Fennell’in vizyonu büyük, iddiası yüksek… ancak romanın karanlık dokusu, gişe gerçekleri ve günümüz seyir alışkanlıkları bu hayalin önünde ciddi bir sınav oluşturuyor.

Yine de bir yönetmenin bu kadar büyük hedeflerle yola çıkması sinema adına umut verici.

Heathcliff ve Catherine’in çarpık aşkı gerçekten bir Titanic etkisi yaratabilir mi? 2026’ya kadar bunun cevabını merakla bekleyeceğiz.

Muhabir: Ersan Akbaş