BETÜL DEMİR
20. yüzyılın en önemli yazarlarından olan Gabriel García Márquez, 6 Mart 1927’de Kolombiya’nın Aracataca kentinde dünyaya gözlerini açmıştır. Yazarın tam adı “Gabriel José de la Conciliación García”dır.
Orta öğrenimini Kolombiya’da tamamlayan yazar, lise eğitimi için İspanya’ya yerleşti. Lise eğitimi sırasında yazdığı şiirlerini okulun kendi gazetesinde yayımlamaya başladı. Daha sonrasında Kolombiya’ya tekrar dönerek, üniversite eğitimi için Bogota’da bulunan Colombia Üniversitesi Hukuk Fakültesine kaydını yaptı. Üniversite zamanları boyunca edebiyata olan ilgisi hiç azalmadı. Lisans eğitimin ortalarında Franz Kafka’nın edebiyatıyla tanıştı. Kafka, Márquez üzerinde derin bir etki bıraktı.
Sonrasında Márquez, yazdığı birkaç yazısını El Espectador gazetesinin edebiyat ekinde yayımlanmaya başladı. Gazetecilik kariyeri 1948’de Cartagena’da başlayan yol, 1950’lerin ortasında onu Bogota’ya kadar uzayan bir yola sürükledi. Marquez, gazetede siyasi demeçler, edebiyat notları, gezi rehberleri, spor ve daha birçok türde yazı yazdı.
Aynı zamanda Yaprak Fırtınası romanın ilk taslağını da bu dönemde bitirdi. 7 yıl süren bir yayımcı arayışından sonra 1955’te ilk baskısı yayın evinden çıktı. Marquez, 1962’ye kadar tam 8 tane kitap yazdı. Ama sadece 3’ünü yayımlayabildi.
1958 yıllında Marquez, Mercedes Barcha Pardo ile nikah masasına oturdu. Mercedes, Marquez’in ilk aşkıydı. Bu evlilikten Rodrigo Garcia ve Gonzalo adında iki tane çocuk dünyaya geldi.
Marquez, gazeteciliğe Havana ve New York’ta devam etti. Görevini tamamlayan yazar, ailesini alarak Meksika’ya yerleşti. Meksika’ya yerleştikten 8 ay sonra dünya çapında en çok satan kitaplarından biri olan “Yüzyıllık Yalnızlık” romanını bitirdi. Romanı yayınevine ulaştırırken birçok zorluk yaşan yazar daha sonrasında herkes tarafından tanınan ve bilinen bir yazara dönüşeceğini bilmiyordu. Yüzyıllık Yalnızlık romanı dünya çapında büyük bir ses getirdi. Roman, 35’den fazla dile çevrildi. Yüzyıllık Yalnızlık, bugünlerde büyülü gerçekçilik akımının temsilcisi olarak kabul ediliyor.
Marquez, 1982 yılında Nobel Edebiyat Ödülüne layık görüldü.
Marquez’in bir diğer önemli eseri, Başkan Babamızın Sonbaharı’dır. Yazar, romanını 1972 yılında yayımladı. Bir diğer eseri Kırmızı Pazartesi’yi 1981 yılında yayımladı. 1985 yılında ise anne ve babasının aşkından ilham olarak yazdığı, Kolera Günlerin Aşk romanı yayımlandı. Roman 2007 yılında beyaz perdeye uyarlandı.
1990 yıllarında Marquez’e Akciğer Kanseri teşhisi konuldu. Geçirdiği bir operasyon ile durumu iyiye giden yazar, 2004 yılında Benim Hüzünlü Orospularım adlı romanını yayımladı.
Büyülü gerçekçilik akımının en büyük temsilcisi Gabriel García Marquez, 17 Nisan 2014’te akciğer iltihabı sebebiyle Meksika’daki evinde hayata gözlerini yumduğunda 87 yaşındaydı.
Marquez bir söyleşisinde, “İyi bir hikâye anlatmak en büyük tutkum” demişti. Yazar, yazdığı eserlerle ölümsüzlüğü keşfetmişti. Hep istediği gibi. Çünkü o “sevilmek için” yazıyordu. Ölümden sonra her yerde onun için “Yüzyılın en iyi yazarıydı,” ifadeleri kullanıldı.
Diğer Eserleri:
- Labirentindeki General
- Sevgiden Öte Sürekli Ölüm
- Mavi Köpeğin Gözleri
- Hanım Ana'nın Cenaze Töreni
- Şer Saati
- Latin Amerika'nın Yalnızlığı
- Marquez'le Konuşmalar
- Şili'de Gizlice (Miguel Littin'in Serüveni)
- Anlatmak İçin Yaşamak
- Doğu Avrupa'da Yolculuk
