NECMETTİN KURUCU
Balık tutmanın, sanat yaratmanın ve bıçakları alet olarak kullanmanın yanı sıra, ölüleri gömmek de bir zamanlar Homo sapiens'i soyu tükenmiş insan atalarımızdan ayıran tanımlayıcı özelliklerden biri olarak kabul ediliyordu. Ancak bir yüzyıldan fazla bir süredir, erken homininlerin mezarları gibi görünen arkeolojik keşifler, bu uygulamanın sadece modern insanlara özgü olduğu fikrine meydan okudu ve bunun ne zaman ve nerede başladığına dair süregelen bir tartışmayı ateşledi.
Bilim adamlarından oluşan bir ekip, insan mezarlarının bilinen en eski örneklerini ortaya çıkardılar.
2013 yılında Güney Afrika'da Yükselen Yıldız mağara sistemini keşfeden bir çift mağaracı, kısa kollu ve modern insanın üçte biri büyüklüğünde bir beyne sahip, daha önce bilinmeyen bir hominin olan Homo naledi'nin kalıntılarını keşfetti. Bilim adamlarından oluşan bir ekip liderlik ederek yeraltı mağaralarında çok sayıda kazı yaptı ve bu kazılar sırasında en az 27 kişiye ait kemikler buldu.
İlk bulgular 2015 yılında yayınlandığında, araştırmacılar iskelet kalıntılarının mağaranın derinliklerindeki bir odanın zeminini kapladığını belirtmişler.
Yeraltına yapılan ek gezilerin, neredeyse tamamlanmış iki cesedin keşfinin ve odadaki çökeltilerin ve kayaların analizlerinin ardından ekip, sadece cesetlerin bu yere bırakılmadığı sonucuna vardı. Ölenlerini mağaraya gömüldüğü, sonra da oyulduğu tespiti yapıldı. Bulgular, hakem incelemesinin ardından eLife dergisinde de yayınlanması beklentisiyle 5 Haziran 2023'te bir ön baskı olarak yayınlandı.
