Filistin yönetimine bağlı Kudüs Valiliği, İsrail’in Mescid-i Aksa çevresinde yürüttüğü kazı çalışmalarının, bölgedeki tarihi ve dini dokuyu hedef aldığını belirterek bu durumun "statüko" yasasına açıkça aykırı olduğunu bildirdi.
Filistin resmi haber ajansı WAFA’nın aktardığına göre, Kudüs Valiliği Müsteşarı Maruf er-Rifai, yaptığı yazılı açıklamada İsrail’in Aksa çevresinde ve altında sürdürdüğü kazıların tehlikeli boyutlara ulaştığını vurguladı.
Rifai, “İsrail’in Mescid-i Aksa’nın altında kazdığı tüneller, Eski Kudüs’teki İslami ve tarihi yapıların Yahudileştirilmesi planının bir parçası. Bu uygulamalar hem uluslararası hukuka hem de mevcut yasalara aykırıdır” ifadelerini kullandı.
Tarihi su yollarının kurutularak tünel, müze ve sinagoga dönüştürüldüğünü belirten Rifai, “Bu tünellerden biri, ‘Cebbane Çarşısı’ olarak bilinen ve Mescid-i Aksa’nın altındaki altyapıyı tehdit eden bir Yahudi turist yoluna dönüştürülmüştür” dedi.
Rifai, yürütülen bu kazıların Filistin’e ait tarihi evler, eski okullar ve dini simgeleri tahrip edebileceği gibi, Mescid-i Aksa’nın temel yapısını da tehlikeye attığına dikkat çekti.
Ayrıca, kazıların bilimsel yöntemlerden uzak yürütülmesinin, çalışmaların tamamen siyasi bir hedef taşıdığını açıkça gösterdiğini ifade etti.
Kudüs’te açılan tünellerin, kentin geleceğini ve Filistin kimliğini tehdit eden bir girişim olduğunu vurgulayan Rifai, bu adımların İsrail’in kutsal mekanlar üzerindeki kontrolünü güçlendirmeyi amaçlayan uzun vadeli bir projenin parçası olduğunu söyledi.
Rifai ayrıca, İsrail’in kazı faaliyetlerinin özellikle Mescid-i Aksa’nın duvarları ve çevresindeki dini mekanlarda yoğunlaştığını, bu süreçte Müslümanlara ve Hristiyanlara ait kutsal alanların zarar gördüğünü belirtti.
İsrail’in, “mevcut tarihi yapıları yıkarak bölgenin kimliğini kendi anlatısına uygun şekilde dönüştürmeye çalıştığını” dile getirdi.
Öte yandan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz eylül ayında ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte, Kudüs’ün Eski Kent bölgesinde yer alan ve Mescid-i Aksa çevresine uzanan “Hacılar Yolu” isimli tünelin açılışını gerçekleştirmişti.
Bu adım, Filistinli yetkililer tarafından, “Eski Şehir’in Yahudileştirilmesini hızlandıran ve kutsal mekanların statüsünü tehdit eden bir hamle” olarak değerlendiriliyor.