Sivrisinek ısırıklarının neden olduğu kaşıntı hissi pek çok insan için tanıdıktır. Bu kaşıntıya, sivrisineğin deriyi delmesi ve kan emmesi sırasında enjekte ettiği tükürük neden olur.
Bilimsel araştırmalar, bazı insanların sivrisinek ısırıklarına daha yatkın olmasının çeşitli nedenleri olduğunu göstermiştir. Örneğin, kan grubu ve cilt mikrobiyomu gibi faktörler, sivrisinekler için çekici olabilir. 2022 yılında yapılan bir araştırma, cildin yağ bezleri tarafından üretilen karboksilik asidin sivrisinekler için bir çekim kaynağı olduğunu ortaya koydu. Çalışma, daha fazla karboksilik asit üreten bireylerin sivrisinekler tarafından daha fazla tercih edildiğini gösterdi.
Sivrisinek ısırıklarının kaşıntıya neden olmasının altında yatan mekanizma, bağışıklık sisteminin sivrisinek tükürüğüne verdiği yanıttır. Dişi sivrisinek, kan emmek amacıyla deriyi delip en yakın kan damarına ulaşmak için iğne benzeri ağız parçalarını kullanır. Bu süreç sırasında, antikoagülan özelliklere sahip tükürüğünü deriye enjekte eder. Tükürük, kanın pıhtılaşmasını önleyerek sivrisineğin rahatça kan emmesini sağlar.
Vücut, sivrisinek tükürüğünü yabancı bir madde olarak algılar ve bağışıklık sistemi histamin üretir. Histaminler, kan damarlarının genişlemesine ve sivrisinek ısırığının etrafında bir kabarıklık oluşmasına neden olur. Bu kabarıklık, sinir uçlarını tahriş ederek kaşıntıya yol açar.
Kaşıntıyı Hafifletmek için Neler Yapılmalıdır?
Kaşıntıyı hafifletmek için kaşımaktan kaçınılmalıdır, çünkü kaşıma işlemi tahrişi artırabilir ve ciltte yaralar oluşmasına yol açabilir. Bu da bakteriyel enfeksiyon riskini artırır. Kaşıntıyı hafifletmek için kalamin losyonu, reçetesiz satılan hidrokortizon kremi veya soğuk kompres gibi yöntemler kullanılabilir. Sivrisinek ısırığından kaynaklanan kaşıntı genellikle kısa süreli olmakla birlikte, bağışıklık sistemi tepki vermeye devam ettiği sürece rahatsızlık hissi devam edebilir.
