Liv Hospital Ankara Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Merve Tunca, alerjik rinit hakkında açıklamalarda bulunarak bahar aylarında burun tıkanıklığı şikayetlerinin göz ardı edilmemesi gerektiği konusuna dikkat çekti.

Bahar aylarının başlamasıyla salgın hastalıkların yerini alerjik rinitin almaya başladığını dile getiren Tunca, “Burun tıkanıklığı, sık hapşırık, burun akıntısı, kaşıntılarla gelen hastaların bir kısmında akıntıların sinüslerde birikerek tıkanıklığın etkisiyle boşalamaması ve enfeksiyona ortam hazırlaması, sinüzitle sonuçlanabilir. Alerjik rinit, genetik yatkınlığa eklenen çevre koşullarının da etkisiyle erken dönemde akıntı, kaşıntı, sık hapşırık şeklinde kendini göstermeye başlayan, geç dönemde ise, burun tıkanıklığı şikâyetlerinin uzamasıyla hastaların polikliniğe başvurusunu artıran bir hastalıktır’’ dedi.

‘’Şikayetler Basit Bir Nezle Gibi Başlıyor’’

Hastaların genellikle şikâyetlerinin basit bir nezle gibi başladığını ancak burun tıkanıklığı şikâyetinin bir türlü geçmediğini tarif ettiğini söyleyen Tunca, ‘’Akıntının ve öksürük şikâyetlerinin de çok uzadığı durumlarda beraberinde alerjik astım açısından da göğüs hastalıkları uzmanları tarafından incelenmesi gerekebilir” diye konuştu.

Hindistan’da Sel Felaketi: 14 Can Kaybı ve 16 Yaralı Hindistan’da Sel Felaketi: 14 Can Kaybı ve 16 Yaralı

Alerjik rinitte bakteriyal bir enfeksiyona çoğu zaman rastlanılmadığını söyleyen Tunca, “Muayeneye baktığımızda ise bakteriyel enfeksiyona işaret eden bir bulguya genellikle rastlanmaz ancak burun içerisinde ödem ve tıkanıklık yaratan bulgular ile temiz bir mukus gözlenir’’ dedi.

‘’Kuru Havada Boğazda Kızarıklık ve Ağrı Olabilir’’

Burun tıkanıklığına ek olarak ağız solunumu nedeniyle havanın daha kuru olduğu bölgelerde boğazda kızarıklık ve ağrı şikâyetlerinin de zamanla eklendiğini dile getiren Tunca, ‘’Akıntının sinüslerden burun içine rahat boşalamadığı bu tıkanıklık uzun sürdüğünde ise sinüslerde biriken akıntılar üzerine bakteriyel enfeksiyon ile birlikte sinüzitle uyumlu şikayetler göz ardı edilmemelidir” ifadelerini kullandı.

En yaygın görülen semptomlar hakkında bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Tunca, “Akut sinüzit gelişen hastalarda burun tıkanıklığı, koku alımında bozukluk ve buna bağlı tat almada bozukluk, baş ve yüz üzerinde ağrı/basınç, burun veya genizde koyu kıvamlı akıntılar, genizden gelen akıntılara bağlı öksürük ve ses değişikliği gibi şikâyetler görülebilir. Akut sinüzit geçiren bir hastada medikal tedavilerle düzelmeyen, uzayan şikâyetlerde ise, kronik sinüzitler düşünülebilir’’ dedi.

‘’Alerjik Rinit Tedavisi ve Takibi Uygun Yapılmalı’’

Bunlar arasında anatomik olarak burundaki tıkanıklığı artıran durumlar da varsa, hastaların bir kısmının medikal tedavilerden fayda görmediğinde cerrahi tedavi gereksinimleri de oluşabileceğini söyleyen Tunca, ‘’Alerjik rinit tedavisi ve takibi uygun yapılmasıyla, hasta eğitimi verilmesiyle, sinüziti önleme veya sıklığını azaltmak hastaların büyük kısmında mümkün olabilmektedir. Bu tarz yakınmaların uzaması durumunda hastaların Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi hekimine başvurması, semptomları baskılayarak hayat kalitesini artırmada çok büyük önem taşır” açıklamalarında bulundu.

Kaynak: DHA