Sıcak havalarda artan klima kullanımı, yanlış alışkanlıklarla birleştiğinde ciddi sağlık risklerini de beraberinde getiriyor.

VM Medical Park Florya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Bilge Özgür Yüksel, klima kullanımında dikkat edilmesi gereken noktaları anlatarak önemli uyarılarda bulundu.

Dr. Yüksel, “Gece boyunca klima karşısında uyumak kas ve eklem ağrılarının yanı sıra enfeksiyonlara da davetiye çıkarıyor. Uyurken klimadan gelen hava doğrudan yüze veya vücuda temas etmemelidir. Zamanlayıcı kullanarak klimayı yalnızca uykuya dalana kadar çalıştırmak faydalı olabilir. Aşırı soğutma yerine 20-24 derece arası bir sıcaklık tercih edilmeli, ortam nemi ise yüzde 40-60 arasında tutulmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Uzun Bir Kış” Çekimleri Başlıyor: Andrew Haigh Yönetecek
“Uzun Bir Kış” Çekimleri Başlıyor: Andrew Haigh Yönetecek
İçeriği Görüntüle

Savunma Mekanizmasını Zayıflatıyor

Klimaların sadece havayı soğutmakla kalmadığını, aynı zamanda ortamın nem dengesini de bozduğunu vurgulayan Yüksel, “Bu durum burun ve boğaz mukozasını kurutarak solunum yollarının doğal savunma mekanizmasını zayıflatır. Üst solunum yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlar. Astım, KOAH veya alerjik rinit gibi kronik rahatsızlıkları olan kişilerde de şikâyetleri artırabilir” dedi.

Kas ve Eklem Ağrılarını Tetikleyebilir

Uzman isim, klimadan gelen soğuk havanın kas-iskelet sistemi üzerinde de olumsuz etkiler yarattığını belirtti.

Dr. Yüksel, “Soğuk hava doğrudan kaslara çarptığında spazmlar oluşabilir. Özellikle boyun, omuz ve sırt bölgelerinde sabahları ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığı görülebilir. Bunun yanında yüz felci, klima çarpması ve zatürre de ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu.

Alerji ve Astım Ataklarını Artırabilir

Klimaların filtrelerinde biriken toz, küf ve polenlerin havaya karışarak alerjik reaksiyonları tetikleyebildiğini söyleyen Dr. Yüksel, “Alerjik semptomların yanı sıra astım hastalarında da ataklara yol açabilir. Ortamın nem dengesinin bozulması, burun mukozasının savunma işlevini zayıflatarak mikroplara karşı duyarlılığı artırır” diye konuştu.

Uyurken Klima Açık Kalmamalı

Gece klimayı açık bırakmanın uyku kalitesini düşürdüğünü vurgulayan uzman doktor, şu tavsiyelerde bulundu:

“Gece boyunca klima karşısında uyumak kas ve eklem ağrılarının yanı sıra enfeksiyonlara da davetiye çıkarıyor. Uyurken klimadan gelen hava doğrudan yüze veya vücuda temas etmemelidir. Zamanlayıcı kullanarak klimayı yalnızca uykuya dalana kadar çalıştırmak faydalı olabilir. Aşırı soğutma yerine 20-24 derece arası bir sıcaklık tercih edilmeli, ortam nemi ise yüzde 40-60 arasında tutulmalıdır.”

Çocuklar, Yaşlılar ve Kronik Hastalar Daha Fazla Risk Altında

Dr. Yüksel, çocuklar ve yaşlıların yanı sıra kronik rahatsızlıkları olan kişilerin klimanın olumsuz etkilerini daha ağır yaşayabileceğini ifade ederek, “Çocukların bağışıklık sistemi gelişim aşamasında olduğu için enfeksiyon riski daha yüksektir. Yaşlılarda ise dolaşım sorunları ve eklem ağrıları daha kolay gelişebilir. Astım, KOAH ve kalp hastalığı olanlarda klimanın tetiklediği ataklar sık görülebilir” diye konuştu.

Filtre Temizliği İhmal Edilmemeli

Klimanın düzenli bakımının hayati önem taşıdığını belirten Yüksel, “Filtreler bakteri, mantar ve toz akarlarının yayılmasına neden olabilir. ‘Legionella’ bakterisi kirli klima sistemlerinde çoğalarak zatürreye sebep olabilir. Bu nedenle filtrelerin 6 ayda bir temizlenmesi veya değiştirilmesi gerekir” açıklamasında bulundu.

Toplum Olarak Daha Bilinçli Olmalıyız

Klimanın sadece bireysel değil, toplumsal bir sağlık konusu olduğuna da dikkat çeken uzman isim, “Yanlış klima kullanımı sadece kişisel rahatsızlıklarla sınırlı kalmaz; aynı ortamı paylaşan herkesi etkileyebilir. Bu nedenle ortak kullanım alanlarında filtre temizliği ve düzenli bakım büyük önem taşır. Toplum olarak daha bilinçli davranmak hem kendi sağlığımızı hem de sevdiklerimizi korumak için atılacak en etkili adımlardan biridir” dedi.

Kaynak: DHA