Bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Boğaziçi Film Festivali’nde, Uluslararası Uzun Metraj Yarışmasına katılacak filmler açıklandı. Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından organize edilen ve Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu festival, 7-14 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da sinemaseverlerle buluşacak.
10 Film Büyük Ödül için Yarışacak
Festivalin uluslararası uzun metraj kategorisinde bu yıl 10 film büyük ödül için yarışacak. Bu yılın seçkisinde yer alan yapımlar arasında “Dj Ahmet”, “In My Parents' House”, “Lost Land”, “Renoir”, “Sanding Dreams”, “The Love That Remains”, “The President's Cake”, “Where Do We Begin”, “Whisper My Name” ve “Wind, Talk To Me” filmleri bulunuyor.
“Dj Ahmet”: Bir Yörük Köyünden Büyüme Hikayesi
Kuzey Makedonya, Çekya, Sırbistan ve Hırvatistan ortak yapımı olan “Dj Ahmet”, yönetmen Georgi M. Unkovski imzası taşıyor. Film, küçük bir Yörük köyünde babası ve kardeşiyle yaşayan 15 yaşındaki Ahmet’in hayata tutunma mücadelesini anlatıyor.
Aile İlişkilerinin Derinlikleri: “In My Parents' House”
Almanya yapımı “In My Parents' House”, yönetmen Tim Ellrich tarafından beyaz perdeye taşındı. Yapım, ruhani şifacı Holle’un hastalanan annesi ve psikolojik sorunları olan kardeşiyle ilgilenirken yaşadığı içsel çatışmaları konu alıyor.
Göç ve Umut Teması: “Lost Land”
Japonya, Fransa, Malezya ve Almanya ortak yapımı Akio Fujimoto filmi “Lost Land”, Bangladeşli iki kardeşin mülteci kampından Malezya’ya uzanan tehlikeli yolculuğunu anlatıyor. Tayland kıyılarında yalnız kalan Shafi ve Somira’nın yeniden umut bulma çabaları filmi derin bir insani hikâyeye dönüştürüyor.
Çocukluk ve Yalnızlık: “Renoir”
1987 Tokyo’sunda geçen “Renoir”, Japon yönetmen Chie Hayakawa tarafından yönetildi. Japonya, Fransa, Singapur, Filipinler ve Endonezya ortak yapımı olan film, küçük bir kız çocuğunun aile içindeki yalnızlığını etkileyici bir dille işliyor.
Bilim ile Duygular Arasında: “Sanding Dreams”
Rus yönetmen Anton Mamykin’in “Sanding Dreams” filmi, uzay mühendisi olma hayali kuran bir gencin ailesi için bu hayalinden vazgeçmek zorunda kalışını anlatıyor. Film, hayaller ile sorumluluk arasındaki ince çizgiyi sorgulayan duygusal bir hikâye sunuyor.
İzlanda’dan Aile Dramı: “The Love That Remains”
Hlynur Palmason imzalı İzlanda, Danimarka, İsveç ve Fransa ortak yapımı “The Love That Remains”, küçük bir kasabada yaşayan üç çocuklu bir ailenin gündelik yaşamına ve kırılgan ilişkilerine odaklanıyor.
Irak’ın Geçmişine Yolculuk: “The President’s Cake”
Irak, ABD ve Katar ortak yapımı “The President’s Cake”, yönetmen Hasan Hadi tarafından çekildi. Film, Saddam Hüseyin’in doğum günü pastasını hazırlamak için yola çıkan küçük bir kızın, Irak’ın çalkantılı yıllarında yaşadığı zorlukları konu ediyor.
Aile Bağları ve Geçmişle Yüzleşme: “Where Do We Begin”
Polonyalı yönetmen Monika Majorek’in filmi “Where Do We Begin”, babalarının ölümünün ardından bir araya gelen üç kardeşin geçmişle hesaplaşma sürecini anlatıyor. Kardeşler, çocukluk anılarını canlandırırken bastırdıkları duygularla yüzleşiyor.
İran’dan Duygusal Bir Öykü: “Whisper My Name”
İran yapımı “Whisper My Name”, yönetmen Rasoul Sadrameli tarafından beyaz perdeye taşındı. Film, doğum gününde babasının akıl hastanesinden kaçıp eve gelmesiyle hayatı altüst olan Ziba’nın özgürlük arayışını işliyor.
Balkanlardan Duygusal Bir Yolculuk: “Wind, Talk To Me”
Sırbistan, Slovenya ve Hırvatistan ortak yapımı “Wind, Talk To Me”, yönetmen Stefan Djordjevic tarafından çekildi. Film, annesinin ölümünden sonra ailesiyle yeniden bir araya gelen Stefan’ın, yarım kalan filmini tamamlama çabasını merkezine alıyor.
Festival 7-14 Kasım’da Sinemaseverlerle Buluşacak
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün desteğiyle düzenlenen 13. Boğaziçi Film Festivali, 7-14 Kasım tarihleri arasında sinemaseverleri dünya sinemasının seçkin örnekleriyle buluşturacak.
Festival programı ve detaylı bilgilere www.bogazicifilmfestivali.com adresinden ve sosyal medya hesaplarından ulaşılabiliyor.
