ABD Başkanı Donald Trump, eski Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in son açıklamalarına sert bir karşılık verdi.
Trump, nükleer gerilimin tırmandığı dönemde iki nükleer denizaltının “gereken bölgelere” konuşlandırıldığını duyurdu.
Trump, Washington'a hareketinden önce gazetecilerin sorularını yanıtlarken, Rusya ile gerilimi artıran gelişmelere değindi.
Özellikle Medvedev'in tehdit olarak yorumlanan ifadelerine karşı hazırlıklı olunması gerektiğini vurgulayan Trump, denizaltıların nerede olduğuna dair gelen soruya kısa ve net bir yanıt verdi:
“Denizaltılar bölgede, olmaları gereken yerde.”
Trump'ın açıklamaları The Hill gazetesinde de geniş yer buldu.
Habere göre, ABD Başkanı, Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un önümüzdeki günlerde Moskova’ya giderek Ukrayna’daki çatışmalarla ilgili yeni yaptırım seçeneklerini gündeme getireceğini belirtti.
Trump, Ukrayna’daki savaşın sona ermesi için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e "10 ila 12 gün" gibi sınırlı bir süre tanındığını da sözlerine ekledi.
Bu sürenin ardından yeni adımlar atılabileceği mesajını verdi.
Medvedev ise, 28 Temmuz'da X (eski adıyla Twitter) platformundan yaptığı açıklamada, Washington yönetiminin politikalarının ABD ile Rusya arasında büyük çaplı bir savaşa neden olabileceği uyarısında bulundu.
Medvedev, “50 gün ya da 10 gün fark etmez… Trump iki şeyi aklında tutmalı: Birincisi, Rusya ne İsrail ne de İran’dır. İkincisi ise her yeni ültimatom, bir tehditten ibaret değil, aynı zamanda savaşa atılmış bir adımdır. Bu çatışma sadece Ukrayna ile sınırlı değil, aynı zamanda kendi ülkesiyle Rusya arasında yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Bu açıklamaların ardından 31 Temmuz’da kameraların karşısına geçen Trump, “Rusya Federasyonu Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitri Medvedev’in açıkça kışkırtıcı olan sözleri üzerine, iki nükleer denizaltının gerekli bölgelere konuşlandırılması emrini verdim” dedi.
1 Ağustos’ta yeni bir değerlendirmede bulunan Trump, “Medvedev nükleer silahlardan bahsediyor. Böyle konular konuşuluyorsa, hazır olmamız gerekir. Biz her anlamda hazırız” ifadelerini kullanarak, ABD’nin olası bir nükleer tehdide karşı tam donanımlı olduğunu vurguladı.