Küresel piyasalarda haftanın ilk gününde pozitif hava hâkim. ABD’de federal hükümetin uzun süredir kapalı kalmasının ardından yeniden açılacağına dair olumlu sinyaller, yatırımcıların risk iştahını artırdı.
Geçtiğimiz hafta, ABD’li teknoloji devlerine ilişkin “yüksek değerleme” endişeleri küresel borsalarda dalgalanmalara neden olmuştu.
Ancak bu hafta, Washington’dan gelen uzlaşma haberleri piyasalarda iyimserliği güçlendirdi.
ABD Senatosu’nda Demokratlar ve Cumhuriyetçiler, yaklaşık 40 gün süren hükümet kapanmasının son bulması için geçici bütçe konusunda anlaşmaya vardı.
Senato, hükümetin açılmasını sağlayacak yasa tasarısına 60’a 40 oyla onay verdi. Tasarının Temsilciler Meclisi’nden geçmesi ve ardından Beyaz Saray’a gönderilmesi bekleniyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın imzasıyla federal hükümetin yeniden faaliyete geçmesi öngörülüyor.
Hükümetin açılmasıyla birlikte, istihdam ve enflasyon gibi temel göstergelere ilişkin belirsizliklerin azalacağı, bunun da ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikalarına dair beklentileri netleştireceği değerlendiriliyor.
Buna karşın, teknoloji hisselerine yönelik “yüksek değerleme” endişeleri piyasaların gündeminde kalmayı sürdürüyor.
Michigan Üniversitesi’nin yayımladığı kasım ayı tüketici güven endeksi 50,3 puana gerileyerek beklentilerin altında kaldı.
Bu seviye, 1978’den bu yana ölçülen en düşük değer olan 2022 Haziranındaki 50 puanın yalnızca biraz üzerinde gerçekleşti.
Tüketici güvenindeki düşüş, Fed’in faiz indirimlerine devam edeceği yönündeki beklentileri yeniden gündeme taşıdı.
Fed’in New York Şubesi tarafından hazırlanan Tüketici Beklentileri Anketi’ne göre, kısa vadeli enflasyon tahminleri ekim ayında yüzde 3,2’ye geriledi.
Federal hükümetin uzun süreli kapanmasının ekonomik faaliyetler üzerindeki olası olumsuz etkilerine dikkat çekilirken, Fed’in kasım sayısında yayımladığı Finansal İstikrar Raporu’nda “politika belirsizliğinin” öncelikli risk unsurları arasında olduğu belirtildi.
Tahvil piyasasında ABD’nin 10 yıllık faiz oranı 5 baz puan artarak yüzde 4,13’e yükseldi.
Dolar endeksi yatay seyirle 99,6 seviyesinde kalırken, altının ons fiyatı Fed’in olası faiz indirimlerine dair beklentilerle yüzde 1,5 artışla 2.064 dolara çıktı.
Brent petrol ise hükümetin yeniden açılacağına dair umutlarla yüzde 0,7 yükselerek 64,1 dolar seviyesine ulaştı.
New York Borsası Karışık Seyirle Kapatıldı
Haftanın son işlem gününde New York borsasında dalgalı bir görünüm hakimdi. Yapay zeka sektöründeki dev firmalardan Oracle yüzde 1,9, AMD yüzde 1,8 ve Broadcom yüzde 1,7 oranında değer kaybetti.
Finansal hizmetler şirketi Block, üçüncü çeyrekte bekleneni karşılayamayan kar açıklaması sonrası yüzde 7,7 geriledi.
Öte yandan teknoloji şirketi Sandisk, güçlü mali sonuçlarının ardından yüzde 15,3 yükseldi.
Seyahat platformu Expedia ise gelir tahminini yukarı yönlü revize etmesiyle yüzde 17,6 değer kazandı.
Bu veriler ışığında Dow Jones endeksi yüzde 0,16, S&P 500 endeksi yüzde 0,13 artarken, Nasdaq endeksi yüzde 0,22 geriledi. Yeni haftaya ABD vadeli endeks kontratları pozitif başladı.
Avrupa Borsaları Negatif Seyir İzledi
Avrupa’da ise cuma günü satıcılı bir görünüm öne çıktı. Jeopolitik gelişmeler ve zayıf ekonomik veriler yatırımcıların risk algısını etkiledi.
Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,18, Almanya’da DAX 30 yüzde 0,69, İngiltere’de FTSE 100 yüzde 0,55, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi ise yüzde 0,35 geriledi.
Haftanın ilk işlem gününde Avrupa vadeli endeksleri ise pozitif başladı.
Asya Piyasalarında Alışlar Güçlendi
Asya borsaları da ABD hükümetinin yeniden açılacağına dair beklentilerle haftaya pozitif bir başlangıç yaptı.
Teknoloji hisseleri öncülüğünde endekslerde yükseliş görülürken, Güney Kore’de temettü gelirlerine yönelik vergi indirimi haberleri borsadaki artışı destekledi.
Çin’de ekim ayında tüketici fiyat endeksi yıllık bazda yüzde 0,2 artarken, üretici fiyat endeksi yüzde 2,1 geriledi.
Tüketici fiyatlarında sınırlı toparlanmaya karşın üretici fiyatlarındaki düşüş, deflasyon riskinin sürdüğünü gösterdi.
İç talepteki zayıflık, yerel yönetimlerin borç sorunu ve gayrimenkul sektöründeki daralma Çin ekonomisi üzerindeki baskıyı artırıyor.
Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) son toplantı tutanaklarında, bazı üyelerin yakın dönemde faiz artışı için gerekçelerin güçlendiği yönünde görüş bildirdiği, ancak ücret artışlarının sürdürülmesinin de önemli görüldüğü aktarıldı.
Bu çerçevede, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,2, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,6, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 3,4 yükselirken, Çin’de Şanghay Bileşik Endeksi yatay bir seyir izliyor.
Borsa İstanbul Haftayı Düşüşle Kapattı
Cuma günü satış baskısının etkili olduğu Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi yüzde 1,34 gerileyerek 10.924,53 puandan kapanış yaptı.
VİOP’ta aralık vadeli BIST 30 kontratı ise akşam seansında yüzde 0,1 artış kaydetti.
Dolar/TL kuru haftayı yüzde 0,2 artışla 42,2084 seviyesinde tamamlarken, haftanın ilk işlem gününde yüzde 0,1 yükselişle 42,2350’den işlem görüyor.
Geçtiğimiz hafta Enflasyon Raporu toplantısında konuşan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, “2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 31 ile yüzde 33 aralığında olacağını tahmin ediyoruz. 2026 sonu için ise tahminlerimiz enflasyonun yüzde 13 ile yüzde 19 aralığına gerileyeceğine işaret ediyor” dedi.
Karahan, 2025, 2026 ve 2027 yıllarına ilişkin enflasyon ara hedeflerinin sırasıyla yüzde 24, yüzde 16 ve yüzde 9 olarak korunduğunu belirtti.
Analistler, bugün yurt içinde sanayi üretimi, yurt dışında ise Avro Bölgesi’nin kasım ayı Sentix yatırımcı güven endeksinin izleneceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.800 ve 10.700 puanın destek, 11.000 ve 11.100 puanın ise direnç seviyeleri olduğunu ifade etti.



