NECMETTİN KURUCU
11 Ağustos 1965 sabahı Civan Turizm’e ait olan ve Özdemir Süer’in kullandığı otobüs
saat 03.15 sularında iken Hendek’teki Kargalıhanbaba isimli köye ulaşır. Otobüsün içerisinde bulunan yolcular ise birazdan gerçekleşecek kazadan bir haberlerdir.
Ankara’dan İstanbul’a hareket eden ve içerisinde yaklaşık 40 yolcu otobüs seyir halinde iken asit tanklarıyla yüklü kamyona çarpar. Yol kenarında sinyal lambasını yakmış durumda bekleyen kamyonun kasasında ise büyük bir tehlike beklemektedir. Asit dolu tanklar kazanın ardından büyük bir faciaya sebep olur.
Saat 03.15 sularında iken otobüs Hendek’teki Kargalıhanbaba isimli köye ulaşır. Otobüsün içerisinde bulunan yolcular ise birazdan gerçekleşecek kazadan bir haberlerdir.
Kamyon çarpmanın etkisi ile bulunduğu yerin sağ kısmına devrilirken, tanklarda bulunan asitler ise yere dökülür. Kamyonda bulunan yakıcı kezzabın yolun kenarında bulunan su birikintisi ile birleşmesi sonucu, etrafı yoğun bir duman ve sis kaplar. Otobüsün etrafını kaplayan dumanla beraber yarı uykulu yolcular, otobüsün alev aldığını düşünerek kendilerini panikle dışarı atlamaya başlar.
Gecenin karanlığında yere dökülen kezzap otobüsten kaçmaya çalışan her yolcunun ayaklarını yakar , yolcular korkunç bir acı çekmeye başlar. Kezzabın acısını dindirmek isteyen yolcular yakında bulunan su birikintisine kendilerini atar. Ancak kezzap kaza ile birlikte çoktan suya karışmıştır.
Durumdan haberi olmayan ve çukura acısını dindirmek için atlayan 23 yolcu yanarak feci şekilde can verir. Zamanın gazeteleri yanık kokusunun olay yerinin 2 kilometre uzağından bile hissedildiğini yazar.
Tarihe adını yazan bu korkunç ve trajik kaza sonrası kazanın gerçekleştiği bölgeye “Trafik Şehitliği” yazan bir anıt mezar dikilir.