Küresel piyasalarda, Orta Doğu’daki iki yıllık gerginliğin ateşkes anlaşmasıyla azalacağı yönündeki iyimser beklentilere rağmen, ABD’de devam eden bütçe çıkmazı yatırımcıların risk iştahını baskılamaya devam ediyor.
Dünya genelinde gümrük tarifeleri, jeopolitik gelişmeler ve merkez bankalarının politikalarına dair süregelen belirsizlikler, piyasalarda yön bulmayı zorlaştırıyor.
Bu durum, yatırımcıların karar alma süreçlerini doğrudan etkileyen bir unsur haline geldi.
İsrail hükümetinin, ABD Başkanı Donald Trump’ın planı çerçevesinde Gazze’deki ateşkes anlaşmasını onaylamasının ardından Orta Doğu’da tansiyonun düşeceğine dair beklentiler güç kazandı.
Ancak, ABD’de hükümetin kapalı olması nedeniyle ekonomik veri akışının kesilmesi piyasaların güvenli zemin oluşturmasını engelliyor.
Bütçe görüşmelerinde taraflar arasında uzlaşı sağlanamazken, Senato’da yapılan yedinci oylamada hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi partilerin geçici bütçe tasarıları yeterli desteği bulamadı. Bu durum, piyasalarda belirsizliğin sürmesine neden oldu.
Tarım dışı istihdam başta olmak üzere birçok makroekonomik verinin yayımlanamaması, yatırımcıların ABD ekonomisine dair beklenti oluşturmasını güçleştiriyor.
Ayrıca bugün açıklanması planlanan 2025 mali yılı bütçe raporunun da yayımlanamayabileceği belirtiliyor.
ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu, federal hükümetin kapalı olmasına rağmen enflasyon raporunun hazırlanabilmesi için çalışanlarını geri çağırdı.
Bu adım, ay sonunda yapılacak Fed toplantısı öncesinde piyasalarda dikkatle izleniyor.
Piyasalardaki fiyatlamalar, Fed’in bu ay faiz oranını 25 baz puan düşürmesine kesin gözüyle bakıldığını gösteriyor. Aralık ayında ise yeni bir indirim olasılığı gündemde.
New York Fed Başkanı John Williams, iş gücü piyasasındaki zayıflamaya işaret ederek, yıl içinde “faiz oranlarında daha fazla indirimi desteklediğini” ifade etti.
Öte yandan, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michael Barr, “enflasyonun kalıcı hale gelebileceğine dair endişeler” nedeniyle temkinli davranılması gerektiğini savundu.
Fed Başkanı Jerome Powell ise Community Bank Konferansı’nda yaptığı konuşmada para politikasına ilişkin yeni bir yönlendirme yapmadı.
Altın ve Gümüşte Geri Çekilme
ABD’deki hükümet kapanması, süregelen belirsizlikler ve merkez bankalarının talepleriyle son dönemde rekor üstüne rekor kıran altın fiyatları, dört günlük yükseliş serisini sonlandırdı.
Ons altın günü yüzde 1,6 düşüşle 3 bin 976 dolardan tamamlarken, haftanın son işlem gününde de yüzde 0,2 kayıpla 3 bin 970 dolar seviyesinden alıcı buldu.
Gümüş, dün 51,7 dolarla tarihi zirvesini gördükten sonra gelen kar satışlarıyla 48,95 dolara geriledi.
Bugün ise yüzde 1,8 artış kaydeden gümüşün onsu 49,80 dolardan işlem görüyor.
ABD’nin 10 yıllık tahvil getirisi yüzde 4,14 düzeyinde sabitlenirken, dolar endeksi dört günlük yükselişin ardından yüzde 0,1 düşüşle 99,3’e geriledi.
Brent petrolün varil fiyatı da Orta Doğu’daki risklerin azalmasıyla yüzde 0,3 azalarak 64,7 dolar seviyesinde işlem görüyor.
Kurumsal cephede, ABD’nin Nvidia çiplerinin Birleşik Arap Emirlikleri’ne ihracatına onay vermesi sonrasında şirket hisseleri yüzde 1,8 artış gösterdi.
Bu gelişmelerin ardından New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0,28, Nasdaq yüzde 0,08, Dow Jones ise yüzde 0,52 değer kaybetti.
ABD endeks vadeli kontratları ise yeni güne hafif yükselişle başladı.
Avrupa’da Görünüm Karışık
Avrupa borsaları dün Almanya hariç satış ağırlıklı bir seyir izledi. Yatırımcılar, Orta Doğu’daki gelişmelerin yanı sıra Rusya-Ukrayna hattındaki siyasi gerilimleri de yakından izliyor.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) 10-11 Eylül tarihli toplantı tutanaklarında, Konsey üyelerinin “daha fazla faiz indirimi için acele edilmemesi gerektiği” yönünde görüş bildirdiği görüldü.
Tutanaklarda, “Bu belirsizlik, faiz oranlarının sabit tutulmasını da haklı çıkarabilir. Özellikle mevcut durumun bir noktada önemli ölçüde değişmesi muhtemel, ancak şu anda ne zaman ve hangi yönde olacağını bilmek zor” ifadeleri yer aldı.
Almanya’nın ağustos ayı dış ticaret fazlası 17,2 milyar avro ile beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, İngiltere FTSE 100 endeksi yüzde 0,41, Fransa CAC 40 yüzde 0,23 ve İtalya FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,59 geriledi.
Almanya DAX 40 endeksi ise yüzde 0,06 yükseldi. Avrupa endeks vadeli kontratları güne düşüşle başladı.
Asya Piyasalarında Satış Baskısı
Asya tarafında Güney Kore hariç genel olarak negatif bir görünüm öne çıkıyor.
Japonya’da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), eylülde aylık bazda yüzde 0,3 artışla beklentileri aştı. Yıllık bazda ise yüzde 2,7’lik yükseliş kaydedildi.
Çin Başbakanı Li Çiang, Kore İşçi Partisi’nin 80. kuruluş yıl dönümü kutlamaları için Kuzey Kore’ye ziyarette bulundu.
Li, iki ülke liderlerinin vardığı mutabakat kapsamında “stratejik iletişimi güçlendirmek ve dostane iş birliğini ilerletmek” istediklerini belirtti.
Buna karşın, Çin’in nadir toprak elementleri ve üretim teknolojilerine yönelik yeni ihracat kısıtlamaları, ticari gerginlik endişelerini artırarak Asya piyasalarında satış baskısı yarattı.
Kapanışa yakın saatlerde Japonya Nikkei 225 endeksi yüzde 1,1, Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,5 ve Hong Kong Hang Seng endeksi yüzde 1,2 değer kaybederken, Güney Kore Kospi endeksi yüzde 1,3 artış gösterdi.
Borsa İstanbul’da Sınırlı Kayıp
Yurt içinde Borsa İstanbul’da dün satış ağırlıklı bir seyir izlendi. BIST 100 endeksi günü yüzde 0,27 düşüşle 10.726,98 puandan tamamladı.
Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 ekim vadeli kontratları ise akşam seansında yüzde 0,2 artış kaydetti.
Dolar/TL kuru dün yüzde 0,1 yükselişle 41,7580’den kapanırken, bugün bankalararası piyasada 41,8150 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde ikinci çeyrek finansal hesapların, yurt dışında ise ABD Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksinin izleneceğini belirtiyor.
ABD’de hükümetin kapalı olması nedeniyle veri akışının sınırlı kalacağını hatırlatan analistler, BIST 100 endeksinde 10.600 ve 10.500 puan seviyelerinin destek; 10.900 ve 11.000 puan seviyelerinin ise direnç konumunda olduğunu ifade ediyor.
