Çal ve Karaca mağaraları, Doğu Karadeniz'in doğal güzellikleri arasında yer alıyor ve yer altı keşfi sevenler için ilginç bir rota sunuyor. Bu bölge, sadece yer üstündeki doğal ve tarihi güzellikleriyle değil, aynı zamanda öne çıkan mağaralarıyla da turistlerin ilgisini çekiyor. Düzköy ilçesi Çal Mahallesi'nde bulunan Çal Mağarası, dünyanın en uzun ikinci ini olarak kabul edilmekte. Deniz seviyesinden 1050 metre yüksekte konumlanan bu mağara, "yer altındaki saklı cennet" olarak nitelendiriliyor. Ayrıca Çal Mağarası, sarkıt ve dikitleri, yer yer 1,5 metre derinliğe ulaşan deresi, şelaleleri ve göletleri ile doğal güzellikleri bünyesinde barındırmakta. 

Çal Mağarası, üzerinde bulunan kalesi ve içinden geçen deresiyle ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunmakta. Mağaranın girişinden itibaren 200 metre ilerledikten sonra iki farklı kola ayrılan yapı, sol bölümünde 150 metrelik bir yürüyüş sonrasında kalker platolar üzerinde görülen, oval şekilli erime çukurunu içeriyor. Bu alanda, kalkerli arazilerde erime ve çökme sonucu oluşan tava şeklindeki çukurluklar, göz alıcı bir manzara sunuyor. 

Mağaranın sağ kolunda ise yaklaşık 400 metrelik bir yürüyüş yolu bulunuyor. Bu bölümde ziyaretçiler, gölet ve çağlayan gibi farklı güzelliklerle karşılaşarak benzersiz bir keşif deneyimi yaşayabilirler. Doğu Karadeniz'in bu doğal hazineleri, özellikle macera ve adrenalin tutkunları için unutulmaz bir rota.

Ocak-Ekim Döneminde 191 Bin 386 Yerli ve Yabancı Ziyaretçiyi Ağırladı

Çal Mağarası, dış atmosfere dolinlerle bağlantılı olduğu için rahat hava hareketine sahiptir ve bu özelliği sayesinde astım ve sinüzit gibi rahatsızlıklara iyi geldiği bilinmekte. Mağaradan geçen dere, mevsimsel değişimlere bağlı olarak debisinde farklılıklar gösteriyor. Yağışlı dönemlerde mağaradaki suyun derinliği 1,5 metreye kadar çıkarken, yaz aylarında bu seviye 25 santimetreye kadar düşüyor. Çal Mağarası'nın tahmini 8 milyon yıl içinde oluştuğu düşünülmekte olup, bugünkü şeklini ikinci aşamada kazandığı ifade edilmekte.

Mağaranın oluşum sürecinde, birinci aşamada yüzeyden sızan suların kireç taşını çözerek kırıkları genişlettiği ve yer altında bir su kanalının oluşumuna neden olduğu belirtiliyor. İkinci aşamada ise bölgesel yükselmeye bağlı olarak mağaranın gelişiminin durduğu ifade ediliyor. Mağaranın şu ana kadar keşfedilen kısmı 8 kilometreye kadar uzanmakla birlikte, birçok kısmı hala tam olarak keşfedilememiş durumda. Ancak ziyaretçiler, yaklaşık 1 kilometrelik bölümü gezebiliyorlar. Yıl boyunca açık olan Çal Mağarası, çayevi ve yöresel mutfağıyla da dikkat çekiyor. Ocak-ekim döneminde 191 bin 386 yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırladı. 

"Ziyaretçi sayımız her geçen yıl artıyor"

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Çal Mağarası'nın Trabzon'un en önemli turistik destinasyonlarından biri olduğunu belirterek, yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini çektiğini ifade etti. Zorluoğlu, "Ziyaretçi sayımız her geçen yıl artıyor. Mağaramız yılın 10 ayında 191 bin 386 yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yaptı. Geçen yılın aynı döneminde 173 bin 600 ziyaretçiyi ağırlamışız. Bu kapsamda ziyaretçi potansiyelimiz yüzde 10 arttı." açıklamasında bulundu.

Adana'da Acı Olay! Çatıdan Düşen Adam Hayatını Kaybetti Adana'da Acı Olay! Çatıdan Düşen Adam Hayatını Kaybetti

Başkan Zorluoğlu, ziyaretçilerin memnuniyetini önemsediklerini belirterek, "Mağaramızın içinde ve dışında, ulaşım anlamında gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmaları titizlikle yaptık. Sosyal ihtiyaçların karşılanabileceği, küçük ihtiyaçların giderilebileceği, alışveriş yapılabileceği, çay ve kahve içilebilecek mekanlar da oluşturduk. Ziyaretçilerimizin bölgemizden memnun ayrılmaları önceliklerimiz arasında. Bunu sağladığımıza inanıyoruz." dedi.

Ailesiyle Romanya'dan gelen Simona Yüksek, Trabzon'daki Çal Mağarası'nı merak ettiklerini ve içerisinin gerçekten güzel olduğunu belirterek, "Eşim Türk ve gezmek amacıyla Türkiye'ye geldik. Karadeniz'i hiç görmemiştik, gezmek istedik. Bu kapsamda Çal Mağarası'nı ziyaret ettik, içerisi gerçekten güzeldi, beğendik. Görülmeye değer." şeklinde konuştu.

Nadir Damla Taş Mağaralarından Karaca Mağarası

Torul ilçesinin Cebeli köyünde bulunan ve dünyanın nadir damla taş mağaralarından biri olarak kabul edilen Karaca Mağarası, "yer altındaki gizemli dünya" olarak tanımlanıyor. Şehir merkezine 17 kilometre uzaklıkta ve denizden 1550 metre yükseklikte konumlanan mağara, bölge halkı tarafından uzun yıllardır bilinmesine rağmen 1996 yılında turizme açıldı.

Sarkıtlar, dikitler, sütunlar, damla taş havuzları, mağara çiçekleri, fil kulakları, traverten havuzları gibi özellikleriyle dikkat çeken mağara, yüksek oksijenli havasıyla da biliniyor. İç sıcaklığının yıl boyunca değişmediği mağara, kasım sonu ile nisan sonu arasında bakım çalışmaları için kapatılıyor ve tekrar ziyarete açılıyor. Bu yıl mayıs-ekim döneminde 120 bin yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilen mağarayı, Torul Kaymakamı Muhammet Kılıçaslan, 1996 yılından bu yana 700 bin kişinin gezdiğini belirtti.

"Gerçekten görülmeye değer. Herkese kesinlikle tavsiye ediyorum."

Kılıçaslan, mağaranın Gümüşhane'ye 17 kilometre mesafede ve Trabzon-Gümüşhane kara yoluna 4 kilometre yakınlıkta olduğunu ifade ederek, Karaca Mağarası'nın Zigana Tüneli ile Trabzon'a da çok yakın bir destinasyon haline geldiğini vurguladı. Kılıçaslan, herkesi bu doğal güzellikleri görmeye davet etti.

Trabzon'dan ailesiyle birlikte Gümüşhane'ye gelen Yiğithan Bayrak, Karaca Mağarası'nı ilk defa ziyaret ettiklerini belirterek, "Bu çok güzel bir mağara. En çok etkilendiğim şey, içerisindeki sarkıt ve dikitlerin 12 senede 1 santimetre uzuyor olması. Gerçekten görülmeye değer. Herkese kesinlikle tavsiye ediyorum." dedi. Gümüşhane'yi ziyaret eden misafirlerini Karaca Mağarası'yla tanıştıran Selim Ulutaş ise, "Güzel bir tarihimiz var, görülmeye değer. Misafirlerimiz de ilk defa geldiler, mağarayı gezdiler ve beğendiler. Onlar için de bir farklılık oldu, hem de gittiklerinde burayı anlatıp tanıtımına bir bakıma katkı sağlamış olacaklar. Memnunuz." şeklinde konuştu.

AA