Türkiye, 6 Şubat 2023'te yaşanan yıkıcı depremlerin ardından afet bölgesinde ekonomik iyileşmeyi hızlandırmak için uluslararası finansman olanaklarını devreye almayı sürdürüyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın girişimleriyle, Dünya Bankası tarafından Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankasına (TKYB) 500 milyon dolarlık yeni bir destek sağlandı.
Alınan bilgilere göre, afet sonrası toparlanma sürecine katkı amacıyla geliştirilen Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi kapsamında önemli bir anlaşma imzalandı. Dünya Bankası İcra Direktörleri Kurulu tarafından onaylanan proje için finansman anlaşmaları 23 Mayıs’ta resmiyet kazandı.
İşletmelere Sermaye Desteği Sağlanacak
500 milyon dolarlık kaynak, sadece depremin doğrudan etkilediği Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illerini değil, aynı zamanda çevredeki Batman, Bingöl, Kayseri, Mardin, Niğde, Sivas ve Tunceli gibi 7 komşu ili de kapsıyor. Destek, bu bölgelerde faaliyet gösteren işletmelerin yatırım ve işletme sermayesi ihtiyaçlarına yönlendirilecek.
Projenin temel hedefi; bölgede mevcut istihdamı korumakla kalmayıp, aynı zamanda yeni iş imkânları yaratmak. Böylece deprem sonrası oluşan ekonomik daralma karşısında bölgesel kalkınma hızlandırılacak.
Uluslararası Kaynaklarla Büyüme Süreci Destekleniyor
Bu yeni destek paketiyle birlikte, 6 Şubat depremlerinden zarar gören bölgeler için sağlanan toplam dış finansman hacmi 6,4 milyar dolara ulaşmış durumda. Bu kaynağın yaklaşık 2,4 milyar dolarlık kısmı, doğrudan reel sektörü ve ihracatçıları güçlendirme amacıyla kullanılmakta.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yürütülen ekonomi politikalarının ana odağının üretimi artırmak, istihdamı desteklemek ve uygun koşullarda finansmana erişimi kolaylaştırmak olduğunu belirterek, “Bu doğrultuda, uluslararası kuruluşlarla sürdürülen güçlü iş birlikleri kapsamında sağlanan kaynaklar, reel sektöre etkin şekilde yönlendirilmekte ve sürdürülebilir büyüme hedefimize katkı sağlamaktadır” ifadelerini kullandı.
Bu adım, Türkiye’nin afet sonrası toparlanma sürecinde istikrarlı ve uzun vadeli büyümeyi destekleme kararlılığının önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
