Her burcun bir gizli defteri vardır ama bazıları o defteri kimseye okutmaz! Kalbi paramparça olsa da belli etmeyen, gözyaşını gülüşe saklayan burçlar ortaya çıktı. Kimi duygusunu şakayla gizliyor, kimi mantık zırhına bürünüyor. Sahte gülenler, mesafeli duranlar ve içine atanlar listesi hazır.
Akrep: İçinde Volkan Patlar, Yüzünde Tık Yok!
Gözleriyle delip geçen bu burç, duygularını yastığa bile anlatmaz. Derinden hisseder ama ne kırıldığını ne incindiğini kimselere göstermez. En yakın dostları bile Akrep’in iç dünyasını çözemeyebilir. Kalbi paramparça olsa da sanki her şey yolundaymış gibi davranır. Onun intikamı bile duygusuz görünür. Sırlar onun evrenidir.
Oğlak: Kalbini Betonla Kaplamış Gibi
Oğlak, duygu gösterme konusunda âdeta profesyonel. Gözyaşı mı? O, işle ilgili plan yaparken bile akmaz! Yaşadığı her şeyin üstünü mantıkla örter. Duygularını duvar gibi örer, kimse içine sızamaz. Sadece yalnızken gerçek yüzünü gösterir. O da aynaya…
Kova: “Soğukkanlı” Onun İkinci Adı
Kova, duygusal bağlarını öyle ustalıkla koparır ki arkanızdan bir damla gözyaşı bile dökmez. Profesyonel bir uzaklaşma, sessiz bir veda… Mantık dağının zirvesinde yaşar, kalbi buz tutmuştur. Ne hissederse hissetsin, yüzü donuktur. Duygu kartlarını kimseye açmaz. Onun hayatında ‘aşırı duygusallık’ yasaklı kelimedir.
Başak: “Ne Hissettiğimi Sana Söylemek Mi?”
Başak’ın içinde koskoca bir analiz laboratuvarı var ama duygusal ifade dairesi kapalı. Hissettiklerini parça parça çözümler ama kimseye söylemez. Sürekli düşünür, kurar, plan yapar. Ama “üzüldüm” demek mi? Asla! Sessiz kalır, gözlerini devirmekle yetinir. O anlatmaz, sen anlamalısın!
Koç: “Güçlü Görünmeliyim!” Takıntısı
Koç’un kırılan kalbi değil, çenesi çalışır! Duygularını göstermektense öfkelenmeyi tercih eder. “Ben üzülmem” der, ama içten içe yangın yeri. Güçlü görünmek onun zırhı, duygularsa en zayıf halkası. Dışarıdan fırtına gibi, içeride çocuk gibi. Ama o çocuk hiçbir zaman ağlamaz!
Aslan: Sahne Işıltısı, Kalp Kırıkları
Aslan için gurur, duygu ifadesinin önünde durur. Kalbi kırılsa da göstermez, çünkü o hep sahnede! Acısını, gösterişli gülümsemelerin arkasına saklar. Üzüldüğünü görmek isteyen, perde arkasına geçmek zorunda. İçinde ağlar ama dışarıya hep ışıltılı bir rol sunar. Bravo sana Aslan!
Yay: “Şaka Gibi Acılarım Var”
Yay, canı yanarken bile kahkahasıyla gizler her şeyi. Şakaları, kırık kalbinin zırhıdır. Herkes onun eğlenceli olduğunu sanır, aslında en çok o yorulmuştur. Güldüğü yer, en çok canının acıdığı andır. Duygularını tiye alarak aşar. Onu anlayan varsa gerçekten özel biridir.
Boğa: Sessiz Depo: Hisleriyle Dolu
Boğa kırıldığında susar, küsmez ama konuşmaz. Duygularını erteler, zamanla çürütür. “Sonra konuşuruz” der ama o ‘sonra’ hiç gelmez. İçine atar, unuturmuş gibi yapar ama unutmaz. Patlarsa da sessizce... Duygularını biriktirir, saklar, sonra da tek cümleyle döker ortaya.
İkizler: Konuşur ama Hiçbir Şey Söylemez
İkizler ağzından düşürmediği cümlelerle aslında hislerini saklar. Duygusaldır ama bunu fark etmen için çok dikkatli olman gerekir. “Çok konuşuyor” diye düşünürsünüz ama hiçbir cümlesinde ne hissettiği yoktur. Hep başka konulara zıplar. Asıl hislerini kelime oyunlarına gömer. O anlatmaz, ustaca geçiştirir.
Terazi: Gülümseyen Kalp Kırıkları
Terazi, “Ben iyiyim” derken aslında en çok o kırılmıştır. Gülümsemesi, içindeki hüzünleri örtmek için kullandığı bir perde gibidir. Kalbi dağılmış olsa bile nezaketinden ödün vermez. O, kırıldığını gösterdiğinde güzelliğini kaybedeceğini sanır. İçten içe ağlar, dışarıdan nazikçe parlar. Ah Terazi, senin kalbini kim onaracak?
Yengeç: Sert Kabuğun Altında Sulu Gözler
Yengeç’in dışı kabuk, içi çile! Sert görünür, savunmacı davranır ama içi pamuk gibidir. Kalbi kırıldığında ağlamaz gibi yapar ama yalnız kalınca gözyaşlarını tutamaz. Kimseye belli etmez ama çoktan duvara konuşmaya başlamıştır. Sevgiyi içine çeker ama anlatamaz. Onu en çok seven bile duvarına çarpar.
Balık: Saklamaya Çalışır, Ama Gözleri Ele Verir
Balık hislerini gizlemeye çalışır ama duygular gözlerinden taşar. Bir bakışta iç dünyası okunur. Kırıldığını söylemez, ama göz pınarları konuşur. Kendi duygularına bile söz geçiremez. Saklamak istedikçe daha çok açığa çıkar. Ah Balık, sen kalbini nerede saklayacaksın?