Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının ardından bölgesel istikrarı korumaya yönelik yoğun bir telefon diplomasisi yürütüyor. Son günlerde ABD Başkanı Donald Trump, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Ürdün Kralı 2. Abdullah, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile görüşmeler gerçekleştiren Erdoğan, bu temaslarını sürdürdü.
Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık bin Teymur El Said ile yaptığı görüşmede, çatışmaların bölge güvenliği için ciddi riskler oluşturduğunu belirtti. İsrail yönetiminin uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden bir unsur haline geldiğini vurgulayan Erdoğan, nükleer müzakerelerin arifesinde gerçekleşen saldırıların, müzakere sürecini olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Erdoğan, Türkiye’nin nükleer anlaşmazlığın çözümünde müzakerenin tek yol olduğuna inandığını ifade etti.
Kuveyt Emiri Şeyh Mişal El Ahmed El Cabir El Sabah ile görüşmesinde de benzer değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, bölgenin yeni bir savaşa tahammülünün olmadığını vurguladı. İsrail saldırılarının, İran ile ABD arasındaki nükleer müzakereleri baltaladığını kaydeden Erdoğan, Türkiye ve Kuveyt’in Gazze’de yaşanan insan hakları ihlallerine karşı ortak tepki verdiğini dile getirdi.
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile yaptığı telefon görüşmesinde ise bölgedeki şiddet sarmalının tehdit oluşturduğunu belirten Erdoğan, Irak’ın bu çatışmanın dışında kalmasının önemini vurguladı. Aynı zamanda şiddet olaylarının önlenmesi için itidalli davranılması gerektiğine işaret etti.
Erdoğan, bugün ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı ikinci görüşmede, çatışmaların sona erdirilmesi ve bölgesel barışın sağlanması yönündeki beklentilerini iletti. Türkiye’nin diplomasiye olan bağlılığını ve müzakere süreçlerine destek verme kararlılığını yineleyen Erdoğan, çatışmanın her iki taraf için de geri dönülmez ekonomik ve insani zararlara yol açtığını ifade etti.
