1871’de Hugues Merle’in yaptığı Étretat Delisi, ilk bakışta bir annenin kaybını gösteriyor gibi. Ama detaylara baktıkça, her çizgi ve renk Fransa’nın savaş sonrası travmasını, öfkesini ve yeniden ayağa kalkma azmini anlatıyor. Kadının çıplak ayaklarından elindeki kütüğe kadar her şeyin bir anlamı var.
Eserin Adı: Etretat Delisi (Fransızca: Une folle)
Eserin Tarihi: 1871
Eserin Boyutları: 152,7 × 99,4 cm
Eserin Sanatçısı: Hugues Merle (1822-1881)
Hugues Merle (1822-1881), Fransız akademik ressamıdır. Genellikle duygusal ve ahlaki temaları işler, anne sevgisi ve aile bağlarını anlatan sahneleriyle tanınır.
Çalışmaları detaylı ve gerçekçi bir üslupla duyguları izleyiciye aktarır. Etretat Delisi gibi eserleriyle de duygusal dramatik anlatımı Romantik bir dille sunar.
Kadının Bedenindeki Detaylar
Tabloya ilk bakışta kucağında bir bebek olduğunu zannediyorsunuz ama Merle aslında bir kütük yerleştirmiş.
Kadın, bebeğini kaybetmiş ve bu acıyı kütüğü sarmalayarak dışa vuruyor. Kütüğü battaniyeyle sarıp başlık takması, kadının hayalindeki bebeğe gösterdiği özeni simgeliyor.
Ayakları ve elleri ise temiz ve genç, tıpkı savaş sonrası Fransa gibi, zor durumda olmasına rağmen toparlanabilecek güçlü bir ülkeyi temsil ediyor.
Gözler ve Bakışlar
Kadının bakışları sanpaku yani göz beyazlarının fazla göründüğü bir ifade. Bu bize dengesizlik, öfke ve derin bir travma anlatıyor. Ama öyle basit bir delilik değil… Öfkesini ve acısını dışa vuran, bekleyen bir güç var bu bakışlarda. Sanki bir an gelebilecek değişimi, intikamı ya da yeniden doğuşu haber veriyor.
Kıyafet ve Saçlar
Kıyafetleri yırtık ve kirli, sokaklarda yaşadığını gösteriyor. Saçları dağınık ve sanki dalgalanan bir bayrak gibi. Fransa’nın savaş sonrası kaybettiği toprakları, dalgalanan ulusal ruhunu temsil ediyor olabilir.
Chrysler Müzesi’ndeki sanat tarihçilerine göre bu tablo sadece bir annenin trajedisini anlatmakla kalmaz. Tablodaki kadın figürü Fransa’nın kendisidir.
Elindeki kütük kaybedilen Alsace-Lorraine bölgesini, çıplak ayaklar toparlanacak gücü, kırmızı başlık ise Paris Komünü sonrası öfke ve direnişi simgeliyor. Her detay Merle’in o dönemde hissettiği ulusal travmayı izleyiciye aktarıyor.
