SALİH DEMİRELLİ

Göz tansiyonu, tıbbi olarak glokom diye adlandırılan bir göz hastalığı olarak bilinmektedir. İlerlediği ve tedavi edilmediğinde göz kaybına yol açabilen bu hastalık, birçok insan tarafından araştırılmaktadır. Göz tansiyonu nedir sorusu da bu araştırmalarla birlikte ortaya çıkmıştır. Göz tansiyonu tedavisi var mıdır sorusu ise yine sık sorulan sorulardandır. Peki, göz tansiyonu nedir?

Göz Tansiyonu Nedir?

Göz tansiyonu, tıbbi olarak "glokom" olarak adlandırılan bir göz hastalığıdır. Glokom, genellikle göz içi sıvısının normalden daha yüksek bir basınçla göz içinde birikmesi sonucu optik sinirin hasar görmesi durumudur. Optik sinir, gözden beyne görüntüleri ileten sinirsel bir yapıdır. Eğer glokom tedavi edilmezse veya erken teşhis edilmezse, optik sinirdeki hasar zamanla ilerleyebilir ve kalıcı görme kaybına yol açabilir.

Glokom farklı tiplere ayrılabilir, ancak genel olarak iki ana türü vardır:

  • Açık Açılı Glokom (Primer Açık Açılı Glokom): En yaygın görülen türdür. Göz içi sıvısı normalden daha yavaş bir hızda drenaj edilir, bu da zamanla göz içi basıncının artmasına neden olur. Bu tür glokom genellikle başlangıçta belirti vermez ve kişi farkında olmadan ilerleyebilir.
  • Kapalı Açılı Glokom: Göz içi basıncı hızla artar çünkü göz içi sıvısı normalden daha hızlı bir şekilde drenaj edilemez. Bu tür glokom daha belirgin semptomlara (örneğin ani ağrı, bulanık görme, göz kızarıklığı) neden olabilir.

Glokomun erken aşamalarında genellikle belirgin semptomlar görülmez ve hastalar bu nedenle farkında olmadan ilerleyebilirler. Bu yüzden düzenli göz muayeneleri glokomun erken teşhis edilmesi açısından önemlidir.

Göz Tansiyonu Belirtileri Nelerdir?

Göz tansiyonu (glokom), özellikle başlangıç aşamalarında genellikle belirti vermez ve sessizce ilerleyebilir. Bu yüzden düzenli göz muayeneleri glokomun erken teşhisi için hayati önem taşır. Ancak ilerleyen dönemlerde veya bazı glokom türlerinde belirtiler ortaya çıkabilir. İşte göz tansiyonunun belirtileri:

  • Açı Kapanma Glokomun Akut Atağı Belirtileri: Kapalı açılı glokomun ani bir atağı olabilir. Bu durum, ani ve şiddetli göz ağrısı, bulanık görme, renkli halkaların etrafında görme (halo), baş ağrısı, mide bulantısı ve kusma gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Bu durum acil tıbbi müdahale gerektirir.
  • Açık Açılı Glokomun İleri Dönem Belirtileri: Açık açılı glokomun ileri dönemlerinde görme kaybı yavaşça ilerler. İlk olarak genellikle yan görme alanında (periferik görüş) kayıp olur. Bu nedenle kişi önündeki nesneleri görmekte sorun yaşamazken, yan taraftaki nesneleri fark edemeyebilir.
  • Görme Alanı Daralması: Göz tansiyonu ilerledikçe, kişinin görme alanı giderek daralabilir. Bu, merkezi görme alanının etkilenmediği ancak yan görme alanının kaybedildiği bir durum olabilir.
  • Gece Görüşünde Sorunlar: Göz tansiyonu olan kişiler gece görüşünde zorluklar yaşayabilir. Özellikle düşük ışık koşullarında görme zorlaşabilir.
  • Işığa Duyarlılık: Bazı insanlar, göz tansiyonunun etkisiyle ışığa karşı artan bir hassasiyet yaşayabilirler.
  • Bulanık Görme veya Renk Algısında Değişiklikler: Göz tansiyonu ilerledikçe, görüşte bulanıklık veya renk algısında değişiklikler görülebilir.

Göz tansiyonu belirtileri genellikle ilerlemiş dönemlerde görme kaybına işaret eder. Ancak unutulmaması gereken önemli bir nokta, göz tansiyonunun erken aşamalarda belirti vermeden ilerleyebilmesidir. Bu nedenle risk faktörlerine sahip kişilerin düzenli göz muayeneleri yaptırmaları ve göz sağlıklarını takip etmeleri önemlidir.

‘Eşref Rüya’ya Sürpriz Transfer!
‘Eşref Rüya’ya Sürpriz Transfer!
İçeriği Görüntüle

Göz Tansiyonu Tedavisi Var Mıdır?

Göz tansiyonu (glokom) tedavisi, genellikle göz içi basıncını düşürmeyi amaçlar. Tedavi, glokomun türüne, hastanın sağlık durumuna ve diğer faktörlere göre farklı yöntemler içerebilir. İşte göz tansiyonu tedavi yöntemlerinden bazıları:

  • İlaç Tedavisi: Göz damlaları veya ilaçlar, göz içi basıncını düşürmeye yardımcı olabilir. Bu ilaçlar genellikle gözün içine damlatılarak kullanılır. Birden fazla ilaç kombinasyonu da gerekebilir. İlaç tedavisi ile göz içi sıvısının üretimi azaltılabilir veya drenajı artırılabilir.
  • Lazer Tedavisi: Lazer tedavisi, göz içi sıvısının daha iyi drenajını sağlamak amacıyla kullanılır. İki yaygın lazer tedavi yöntemi vardır: Argon lazer trabeküloplasti (ALT) ve seçici lazer trabeküloplasti (SLT). Bu yöntemlerde lazer ışığı, göz içi sıvısının akışını düzenleyen trabeküler ağa uygulanır.
  • Cerrahi Müdahale: İlaçlar ve lazer tedavisi etkili olmazsa veya hastanın durumu daha ciddi ise cerrahi müdahale düşünülebilir. Cerrahi müdahalelerin amacı göz içi basıncını düşürmektir. Farklı cerrahi yöntemler bulunmaktadır, örneğin trabekülektomi veya seton implante etme gibi.

Göz tansiyonu tedavisi, genellikle hastanın belirli durumuna ve tedaviye yanıtına bağlı olarak belirlenir. Tedaviye başlandıktan sonra düzenli olarak doktor kontrollerine gitmek önemlidir. Tedavi sırasında olası yan etkiler ve komplikasyonlar hakkında doktorunuzla iletişimde olmalısınız. Erken teşhis ve uygun tedavi, göz tansiyonunun görme kaybına yol açmasını engelleyebilir veya yavaşlatabilir. Bu nedenle düzenli göz muayeneleri ve doktorunuzun önerdiği tedavi planına uymak önemlidir.