Osman Hamdi Bey’in 1906 ve 1907 yılları arasında yaptığı “Kaplumbağa Terbiyecisi” tablosu, Osmanlı’nın son döneminde toplumsal eleştiri ve kişisel sembolizmi bir bütün halinde sunan eşsiz bir sanat eseri olarak öne çıkmaktadır.

Tablo, sadece görsel bir kompozisyon olmakla kalmayıp, bunun yanı sıra dönemin sosyal ve kültürel yapısını hicveden bir anlatım niteliği barındırmaktadır. Tabloya bakıldığında ilk dikkat çeken unsur, kaplumbağaları eğiten figürün Osman Hamdi Bey’in kendisi olarak resmedilmiş olmasıdır. Ressam, farklı perspektiflerden fotoğraflar temin ederek bu referansları tabloya aktarmış ve figürün her detayı üzerinde titizlikle çalışmıştır.

Kaplumbağa Terbiyecisi Tablosu Ne Anlatıyor 2

Yazıtın Anlamı Nedir?

Tablo, Bursa’daki Yeşil Camii’nin üst katında geçen bir sahneyi yansıtmaktadır. Odanın duvarlarındaki sıvalar ve çiniler yer yer tahrip olmuş, bu durum esere tarihî ve mekânsal bir doku kazandırmıştır.

Figürün başının üzerinde bulunan yazıda “şifa’al-kulûp mahbub” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, “kalplerin şifası sevgiliye kavuşmaktır” anlamına gelir ve tabloya farklı bir boyut ekler. Osman Hamdi Bey’in toplumsal ve sanatsal mesajını güçlendiren bu yazıt, ayrıca tablodaki sembolizmi güçlendirmektedir.

Tablodaki Semboller ve Figürün Detayları Nelerdir?

Tablodaki kaplumbağa terbiyecisinin elinde tuttuğu ney, hem figürün sakin ve sabırlı duruşunu hem de kültürel bağlamını vurgular. Sırtında taşıdığı nakkare, kaplumbağaları eğitmek için kullandığı düşünülen yarım küre biçimli çift küçük davuldan oluşur ve boynundan sarkan tokmak ile tamamlanır.

Başlığı ise Osman Hamdi Bey ve Marie de Launay tarafından 1873’te yayımlanan Elbise-i Osmaniyye eserinde tanımlandığı biçimiyle yemeniler dolanmış keçe kalpak olarak resmedilmiştir.

Bahsedilen tüm ayrıntılar, figürün hem sosyal statüsünü hem de dönemin halk giysilerini temsil etmektedir. Tabloya ilham kaynağı olan eserlerden biri ise, Tour du Monde dergisinde yayımlanan İsviçreli diplomat Aime Humbert’in Japonya’daki Koreli kaplumbağa terbiyecilerini anlattığı makale ve gravürdür.

Osman Hamdi Bey ve Toplumsal Yorumu

Osman Hamdi Bey, zamanının en büyük aydınlarından biri olarak bilinmektedir. Türkiye’nin ilk arkeoloğu ve müzecisi, Kadıköy’ün ilk belediye başkanı ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin ikinci müdürü olarak çok sayıda yeniliğe öncülük etmiştir.1887 yılında başlattığı kazılarda dünyaca ünlü İskender Lahdi’ni bulmuş ve müzedeki eserleri arkeolojik olarak sınıflandıran ilk kişi olmuştur. Sıradan bir aydın olmanın ötesinde, tarihî sorumluluklar üstlenmiş ve kültürel mirası koruyan bir lider olarak Osman Hamdi Bey’in hayatı, tablodaki sembolizmi anlamak için de kritik bir bağlam sunmaktadır.

‘Sakıncalı’dan Kötü Haber! Final Yapıyor
‘Sakıncalı’dan Kötü Haber! Final Yapıyor
İçeriği Görüntüle

“Kaplumbağa Terbiyecisi”, geri kalmış bir toplumu çağdaşlaştırmaya çalışan bir aydının yorgun halini anlatan alegorik bir anlatım biçiminde yorumlanmaktadır. Osman Hamdi Bey, Osmanlı’nın çöküş döneminde halkını eğitimsiz ve yavaş ilerleyen bir toplum olarak görmüş, kendi iş yapış biçimine uyum gösteremeyen astlarını kaplumbağalarla temsil ederek eleştirmiştir.

Kaplumbağalar, yavaş ve dikkatli ilerleyen halkı, terbiyeci figürü ise aydının kendisini sembolize etmektedir. Böylelikle tablo, yalnızca görsel bir sanat eseri değil, bunun yanında toplumsal eleştiri, hiciv ve kişisel bir ifade biçimi olarak öne çıkmaktadır.

Muhabir: Salih Demirelli