Geçtiğimiz hafta uluslararası piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimine gideceği beklentilerinin artmasıyla birlikte yukarı yönlü bir seyir izledi.

Yeni haftada ise gözler Fed’in açıklayacağı para politikası kararlarına ve Başkan Jerome Powell’ın değerlendirmelerine çevrildi.

ABD’de bir süredir devam eden para politikası belirsizlikleri, iş gücü piyasasında görülen zayıflama sinyalleri ve enflasyon verilerindeki ılımlı görünüm sonrası önemli ölçüde azaldı.

Bu tablo, Fed’in alacağı yeni kararların yatırımcılar için belirleyici olacağını ortaya koyuyor. Powell’ın yapacağı konuşmada bankanın gelecek döneme ilişkin projeksiyonlarına dair ipuçları aranacak.

Ayrıca İngiltere Merkez Bankası (BoE) ve Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) da faiz kararlarını açıklaması bekleniyor.

Son enflasyon verilerinin ardından, tarifelerin fiyat artışlarına etkisinin sınırlı kalabileceği görüşü öne çıktı. Bu durum, Fed’in atacağı adımlara ilişkin fiyatlamaların daha da netleşmesine yol açtı.

Para piyasalarında, Fed’in eylül toplantısında politika faizini 25 baz puan indirmesi kesin ihtimal olarak görülürken, yıl bitmeden toplamda üç faiz indirimi yapacağı beklentisi güçlü. Ayrıca 2026 yılında da en az üç indirim öngörülüyor.

ABD’de ağustos ayına dair açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), aylık bazda yüzde 0,4 artışla beklentileri aşarken, yıllık bazda yüzde 2,9 ile tahminlere paralel gerçekleşti.

Yıllık enflasyon ocaktan bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Enerji ve gıda fiyatlarının hariç tutulduğu çekirdek TÜFE ise aylık yüzde 0,3, yıllık yüzde 3,1 artışla piyasa beklentileriyle uyumlu geldi.

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ülkede enflasyon olmadığını savunarak, Powell’ın faizleri derhal "büyük" oranda düşürmesi gerektiğini vurguladı.

Trump’ın, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Lisa Cook’u görevden alma girişimine dair hukuki süreç devam ederken, ABD yönetimi temyiz mahkemesine başvurarak alt mahkemenin Cook’un görevine devam etmesine olanak tanıyan kararın Fed toplantısı öncesi durdurulmasını talep etti.

Ayrıca Amerikan basınında, Hazine Bakanı Scott Bessent’in, Powell’ın yerine geçebilecek olası adaylarla temas kurduğu yönünde haberler yayımlandı.

IMF Sözcüsü Julie Kozack ise düzenlediği basın toplantısında, iş gücü piyasasındaki aşağı yönlü risklere dikkat çekerek, Fed’in faiz indirimine başlaması için uygun alan bulunduğunu ifade etti.

Bunların yanında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, eylül ayı Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’nu "Küresel Büyüme Tahminleri Yukarı Yönlü Revize Edildi Ancak ABD Ekonomisi Yavaşlıyor" başlığıyla yayımladı.

Raporda, 2025’in ikinci çeyreğinde açıklanan olumlu verilerin ardından bu yıla ilişkin küresel büyüme tahminlerinin yukarı yönlü güncellendiği, ancak dünya ekonomisinde belirgin bir yavaşlama beklendiği belirtildi.

Geçen yıl yüzde 2,9 olan küresel büyümenin bu yıl yüzde 2,4, gelecek yıl ise yüzde 2,3’e gerileyeceği, 2027’de ise yüzde 2,6 seviyesine çıkacağı öngörüldü.

Bu gelişmeler ışığında ABD tahvil piyasasında alıcılı bir görünüm dikkat çekerken, 10 yıllık tahvil faizi haftayı yüzde 4,06 seviyesinde tamamladı.

Perşembe günü faiz, 7 Nisan’dan bu yana ilk kez yüzde 4’ün altına düşerek 3,99 seviyesini gördü.

Emtia cephesinde ise altının ons fiyatı 3 bin 674,48 dolarla tarihi zirveye ulaştı. Haftalık bazda altın yüzde 1,6 değer kazanarak 3 bin 643 dolardan kapanış yaptı.

Gümüş, faiz indirimi beklentilerinden güç alarak 42,3 doları test etti ve son 14 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Haftayı yüzde 2,9 primle 42,18 dolardan tamamladı.

Brent petrolün varili ise yüzde 1,8 artışla 66,6 dolar oldu. Dolar endeksi haftayı yüzde 0,2 düşüşle 97,6 seviyesinde kapattı.

New York Borsasında Rekorlar

New York borsasında geçen hafta alıcılı seyir hâkimdi. S&P 500 haftalık bazda yüzde 1,59, Nasdaq yüzde 1,86 ve Dow Jones yüzde 0,95 yükseldi. Üç büyük endeks perşembe günü kapanış rekoru kırdı.

ABD’de Michigan Üniversitesi tarafından açıklanan tüketici güven endeksi ise eylülde 55,4 ile mayıstan bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Federal bütçe açığı ise ağustosta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9 azalarak 345 milyar dolara düştü. Aynı ayda gümrük vergilerinden elde edilen gelir yüzde 296 artışla 30 milyar dolara yükseldi.

En düşük emekli ve memur maaşı ne kadar olacak? OVP tahminiyle yeni tablo netleşti
En düşük emekli ve memur maaşı ne kadar olacak? OVP tahminiyle yeni tablo netleşti
İçeriği Görüntüle

Kongre Bütçe Ofisi, ABD ekonomisine ilişkin 2025 büyüme tahminini yüzde 1,9’dan 1,4’e düşürürken, işsizlik beklentisini yüzde 4,3’ten 4,5’e revize etti.

Bunun yanında ABD medyasında, Federal Ticaret Komisyonu’nun Amazon ve Google’ın reklam fiyatlandırmalarına dair inceleme başlattığına dair haberler yer aldı.

Bu gelişmelerin ardından Amazon hisseleri yüzde 1’e yakın değer kaybederken, Alphabet hisseleri yatay kapattı.

Yeni haftada ABD’de pazartesi New York Fed sanayi endeksi, salı sanayi üretimi ve perakende satışlar, çarşamba Fed faiz kararı ile Powell’ın açıklamaları, perşembe haftalık işsizlik maaşı başvuruları, cuma ise inşaat izinleri ve konut başlangıçları takip edilecek.

Avrupa’da Lagarde ve BoE Öne Çıkıyor

Avrupa borsaları da geçen hafta pozitif bir seyir izledi. Yatırımcıların odağında ise bu hafta BoE’nin faiz kararı ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın konuşması bulunuyor.

ECB geçen hafta faizleri sabit tutarken, Lagarde yaptığı açıklamada Avro Bölgesi’nde enflasyonun istenilen düzeylerde olduğunu belirtti. Ancak küresel ticaretteki belirsizliklerin enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturduğunu dile getirdi.

Yılın geri kalanında artan tarifeler, güçlü avro ve küresel rekabetin büyümeyi baskılamasını beklediklerini ifade eden Lagarde, bu etkinin gelecek yıl azalacağını vurguladı.

Jeopolitik risklere de dikkat çeken Lagarde, Rusya-Ukrayna savaşı ve Orta Doğu’daki çatışmaların büyük bir belirsizlik kaynağı olduğuna işaret etti.

Analistler ise ECB’nin parasal gevşeme döngüsünün sonuna yaklaştığını, olası bir faiz indiriminin aralık ayında gündeme gelebileceğini belirtiyor.

Geçtiğimiz hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,79, Fransa’da CAC 40 yüzde 1,96, İtalya’da MIB 30 yüzde 2,30 ve Almanya’da DAX yüzde 0,41 yükseldi.

Asya Borsaları Güçlendi

Asya tarafında da geçen hafta alış yönlü hareketler ön plana çıktı. Fed’in faiz indirim beklentileri ve ABD-Japonya ticaret anlaşması bölgedeki borsaları destekledi. Japonya ve Güney Kore endeksleri rekor seviyelere ulaştı.

Japonya Başbakanı İşiba Şigeru’nun istifası sonrası, yeni liderin daha genişlemeci politikalar izleyeceği öngörülüyor. Bu durum, BoJ’un faiz artırımlarını erteleyebileceği beklentisini güçlendirdi.

Çin’de ise ağustos ayında açıklanan TÜFE yüzde 0,4 artarken, ÜFE yüzde 2,9 geriledi.

Uzmanlar, bu verilerin ülkede deflasyon endişelerini artırdığını ve Pekin’in iç talebi canlandıracak yeni adımlar atabileceğini değerlendiriyor.

Türkiye Piyasalarında TCMB Etkisi

Yurt içinde ise geçen hafta satış baskısı öne çıktı. BIST 100 endeksi yüzde 3,33 değer kaybıyla 10.372,04 puana indi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini 250 baz puan düşürerek yüzde 40,5’e çekti. Gecelik borç verme faizi yüzde 46’dan 43,5’e, borçlanma faizi ise yüzde 41,52’den 39’a indirildi.

Merkez Bankası rezervleri, 5 Eylül haftasında 1 milyar 750 milyon dolar artışla 180 milyar 107 milyon dolara çıkarak rekor seviyeye ulaştı. Ayrıca temmuz ayında cari işlemler hesabı 1 milyar 766 milyon dolar fazla verdi.

Dolar/TL haftayı 41,3710 seviyesinde, önceki kapanışın yüzde 0,3 üzerinde tamamladı. Yeni haftada ise pazartesi bütçe dengesi, salı konut satışları ve fiyat endeksi, perşembe TCMB toplantı özeti yakından takip edilecek.

Kaynak: AA