Kuruyemişler, sağlıklı atıştırmalıklar arasında önemli bir yer tutar. Ancak yüksek yağ içeriği nedeniyle uygun koşullarda saklanmadıklarında hızla bozulabilir, bayatlayabilir ve besin değerlerini kaybedebilirler. Ceviz, fındık, badem, Antep fıstığı, kaju gibi yağlı tohumlar; sıcaklık, nem, ışık ve oksijenle temas ettiklerinde oksitlenerek acılaşır veya küflenebilir. Bu durum hem lezzeti hem de sağlığı olumsuz etkiler.
Kuruyemişlerin bozulmasının temel sebebi, içerdikleri çoklu doymamış yağ asitlerinin oksitlenmesidir. Yüksek sıcaklık, doğrudan ışık, nemli ortamlar ve hava teması oksidasyonu hızlandırır. Bu nedenle kuruyemişlerin saklama ortamı ve kabı büyük önem taşır. Vakumlu kaplar, karartmalı cam kavanozlar ve hava geçirmez kilitli kaplar ideal seçeneklerdir.
Saklama koşullarına göre tazelik süreleri değişir:
Oda sıcaklığında (20-22 °C, karanlık, kuru yerde) kapalı kaplarda 2-4 hafta,
Buzdolabında (4-8 °C) 4-6 ay,
Derin dondurucuda (-18 °C) ise 1 yıla kadar tazeliğini koruyabilirler.
Bozulmuş kuruyemişler acılaşır, kötü koku salar, yumuşak veya küflü hale gelir ve böceklenebilir. Bu tür ürünlerin tüketilmemesi sağlık açısından önemlidir.
Uzun süre tazelik ve besin değeri korumak için kuruyemişler serin, kuru ve karanlık ortamda, hava almayan kaplarda saklanmalı; özellikle hassas türler buzdolabı veya dondurucuda muhafaza edilmelidir. Ayrıca, tüketim miktarına göre alınmalı, farklı türler ayrı ayrı depolanmalı ve saklama tarihleri takip edilmelidir.
Bu basit ama etkili yöntemlerle kuruyemişlerin bozulma riski azaltılır, lezzet ve besin değeri korunur. Böylece hem israf önlenir hem de sağlıklı atıştırmalıkların keyfi uzun süre sürer.
