1911 tarihli ‘Ölü Şehir III’ tablosu, yalnızca sanat dünyasının değil, hukukun ve tarihin de gündeminden hiç düşmeyen eserlerden biri oldu. Naziler tarafından yağmalandığı iddiasıyla yıllar boyunca mahkeme salonlarını arşınlayan tablo, Viyanalı kabare sanatçısı Fritz Grünbaum’un koleksiyonundan başlayarak Leopold Müzesi’ne uzanan çetrefilli bir geçmişe sahip.
Eserin Adı: Ölü Şehir III - Tote Stadt III
Eserin Tarihi: 1911
Eserin Boyutları: 37,3 cm × 29,8 cm
Eserin Sanatçısı: Egon Schiele
Egon Schiele, 1890 yılında Avusturya’da doğmuş, dışavurumculuk akımının en dikkat çeken ressamlarından biridir.
Özellikle çarpıcı otoportreleri ve çıplak figürleriyle tanınan Schiele, sanatında insanın iç dünyasını, kırılganlığını ve çelişkilerini cesur bir şekilde yansıttı. Gustav Klimt’in etkisiyle genç yaşta resme yönelen Schiele, kısa ömrüne rağmen sanat dünyasında derin bir iz bırakmayı başardı. Eserleri bugün hala büyük ilgi görmekte ve tartışılmaktadır.
Bir Resimden Fazlası: ‘Ölü Şehir III’
Sanat tarihçileri ve koleksiyonerler, bu tabloya sadece bir eser gözüyle bakmıyor. Egon Schiele’nin 1911 yılında tuvale taşıdığı ‘Ölü Şehir III’, yalnızca estetik açıdan değil, arkasındaki dramatik öyküyle de büyülüyor.
Bu küçük yağlı boya tablo, Bohemya’daki Cesky Krumlov kasabasını hayal gücünün filtresinden geçirerek yansıtır. Schiele’nin annesinin doğduğu bu kasaba, sanatçının Viyana’dan kaçıp sığındığı ruhsal bir liman gibidir.
Tablo Değil, Gizemler Kutusu
Tablo ilk olarak Arthur Roessler tarafından sanatçının kendisinden alınıyor ve birkaç el değiştirerek sonunda ünlü kabareci Fritz Grünbaum’un koleksiyonuna giriyor.
Ardından Naziler devreye giriyor ve Grünbaum, 1941’de toplama kampında hayatını kaybediyor. Eşi Lilly de bir yıl sonra imha kampına gönderiliyor. İşte ne olduysa o noktadan sonra oluyor...
Mahkemelerde Bitmeyen Takip
Grünbaum ailesi yıllarca sesini duyurmaya çalışırken, tablo çoktan Avusturyalı koleksiyoncu Rudolf Leopold’un müzesine geçmişti bile.
Aileye göre tablo, Nazi yağmasının doğrudan bir örneğiydi. Ancak Leopold tarafı, Lilly Grünbaum’un tabloyu sağ salim Belçika’ya götürüp orada satabildiğini savundu. İddialar öylesine farklıydı ki, sanki iki ayrı tablo konuşuluyordu.
New York’ta Düğüm Çözülüyor mu?
1997'de New York'ta yürütülen Schiele dosyası kapsamında tabloya geçici olarak el kondu. Ancak mahkeme sonrasında tablonun Leopold Müzesi'ne iade edilmesine karar verildi. Bu gelişme, sanat camiasında olduğu kadar hukuk çevrelerinde de büyük yankı uyandırdı. Ne var ki eser hala bazılarına göre iade edilmesi gereken bir ‘kayıp miras’, bazılarına göre ise yasal yollarla edinilmiş bir sanat harikası.