ABD Başkanı Donald Trump, 80. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na yaptığı konuşmada, Gazze’deki insani krizden Rusya-Ukrayna Savaşı’na, iklim değişikliğinden uluslararası ticaret anlaşmalarına kadar geniş bir yelpazede dış ve iç politika önceliklerini paylaştı.

Yaklaşık bir saat süren konuşma, Trump’ın BM kürsüsünde gerçekleştirdiği en uzun lider konuşmalarından biri olarak kayıtlara geçti.

Trump’tan Mizahi Dil

Kürsüye çıkışında teleprompter cihazının arızalı olduğunu belirten Trump, BM binasındaki asansörlerin de düzgün çalışmadığını mizahi bir dille dile getirerek salondaki dinleyicilerin ilgisini çekti.

Gazze ve Barış Çağrısı

Trump, Gazze’deki savaşın derhal sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı. “Gazze'deki savaşı derhal durdurmalıyız. Derhal müzakereye başlamalıyız, barış müzakereleri yapmalıyız, rehinelerin tamamı serbest bırakılmalı” diyen ABD Başkanı, Orta Doğu’daki çatışmaların çözümü için aktif rol aldığını belirtti.

Rusya-Ukrayna Savaşı ve Ekonomik Önlemler

Rusya-Ukrayna Savaşı konusunda kısa sürede çözüm umduğunu ifade eden Trump, göreve geldiği dönemde olayların beklediği gibi ilerlemediğini aktardı. Trump, “Eğer Rusya savaşı sona erdirmek için bir anlaşma yapmaya hazır değilse, ABD (Rusya'ya karşı) çok güçlü bir dizi gümrük vergisi uygulamaya hazır” sözleriyle ekonomik yaptırımlara işaret etti. Ayrıca Avrupa ülkelerinin Moskova’dan petrol ve doğal gaz almasını eleştirerek bunun utanç verici bir durum olduğunu vurguladı.

Çin ve Hindistan’a Eleştiri

ABD Başkanı, Rus petrolünü satın almaya devam eden Çin ve Hindistan’ı da sert bir dille eleştirdi. Trump, "Çin ve Hindistan, Rus petrolünü satın almayı sürdürerek, devam eden (Rusya-Ukrayna) savaşın başlıca finansörleri durumundadır” diyerek uluslararası sorumluluk çağrısında bulundu.

Muğla Bodrum’da Hesap Ödemeden Kaçan 2 Şüpheli Tutuklandı
Muğla Bodrum’da Hesap Ödemeden Kaçan 2 Şüpheli Tutuklandı
İçeriği Görüntüle

Trump’ın BM Genel Kurulu’ndaki mesajları hem Orta Doğu’daki çatışmaların çözümü hem de Rusya-Ukrayna Savaşı’nın seyrine dair ABD’nin tutumunu net bir şekilde ortaya koydu ve küresel güçlerin ekonomik ve diplomatik sorumluluklarını sorguladı.

Kaynak: AA