Doğum öncesi ve sonrası faktörlerle ilişkilendirilen ve her bin bebekten ikisinde görülen serebral palsi, çocuklarda farklı derecelerde hareket bozukluklarına neden oluyor.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Yavuz Samancı, özellikle şiddetli spastisite yaşayan çocuklarda uygulanan özel cerrahi tekniklerin, fizik tedaviyle birleştiğinde yaşam kalitesini önemli ölçüde artırdığını vurguladı.
Nörolojik Bir Hastalık
Serebral palsi, her bin doğumda yaklaşık iki bebekte görülen bir rahatsızlık olarak dikkat çekiyor.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Yavuz Samancı, bu hastalığın beyin ve sinir sistemi kaynaklı olduğunu ve en çok karşılaşılan sorunlardan birinin bacaklarda oluşan spastisite yani aşırı kasılmalar olduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Mustafa Yavuz Samancı, “Hafif yürüme bozukluklarından, yatağa bağımlı yaşamaya kadar çok geniş bir tabloyla karşımıza çıkabiliyor” dedi.
Fizik Tedaviyle Yaşam Kalitesinde Artış
Doç. Dr. Samancı, serebral palsili çocukların tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemlerin, özellikle yürüme güçlüğü çeken ya da tamamen bağımlı yaşayan çocuklarda dönüştürücü etkiler sağladığını belirtti.
“Bu özel cerrahi teknik, fizik tedaviyle birleştiğinde çocukların hayatını olumlu yönde değiştiriyor” şeklinde konuştu.
Selektif Dorsal Rizotomi
Fizik tedavi ve botulinum toksin enjeksiyonları genellikle etkili olsa da, bazı hastalarda cerrahi müdahale gerekiyor.
Doç. Dr. Samancı, “Selektif dorsal rizotomi adını verdiğimiz yöntemde, bacaklardan gelen duyusal sinir liflerine mikro düzeyde seçici kesiler yaparak kasılmaları azaltmayı amaçlıyoruz” dedi.
Mikro Kesilerle Müdahale
Cerrahinin genel anestezi altında gerçekleştirildiğini belirten Dr. Samancı, “Bel bölgesinden 2-3 cm’lik bir kesi açıyoruz. EMG yardımıyla sorumlu sinir liflerini tespit ederek yaklaşık yüzde 50’sini kesiyoruz” dedi.
Hastanede kalış süresi 5-6 gün olan hastalara, sonrasında yoğun fizik tedavi uygulanıyor. “Kas hafızasının yeniden yapılanması için uzun süreli fizik tedavi şarttır” dedi.
Genetik Değil Doğum Süreciyle İlişkili
Serebral palsinin genetik geçişli bir hastalık olmadığını vurgulayan Doç. Dr. Samancı, “Anne adayının gebelikte enfeksiyon geçirmesi, erken doğum, düşük doğum ağırlığı ya da doğumda oksijen yetersizliği gibi etkenler riski artırıyor. Ancak her çocuk bu süreçten aynı düzeyde etkilenmiyor” diyerek hastalığın bireyden bireye farklı klinik belirtilerle ortaya çıkabildiğini hatırlattı.