Onun elinden çıkan filmler, heyecan verici senaryoları, gri karakterleri ve şok edici gelişmeleriyle daima izleyicilerin dikkatini çekti. Sarışın kadınları içine alan tuhaf trajedileri ve karanlık atmosferleri, filmlerinin bugün bile klasikler arasında yer almasını sağladı.
Ancak Hitchcock'un arkasında bir karanlık taraf da vardı. Ünlü yönetmen, oyuncu Tippi Hedren'e karşı takıntılı bir tutum sergiledi. 'Kuşlar' filminin çekimleri sırasında, Hedren'e yönelik uyguladığı rahatsız edici davranışlar ortaya çıktı. Bir sahnede gerçek kuşlarla karşılaşması gerektiğini önceden bilmeyen Hedren, mekanik kuşlar yerine gerçek kuşların saldırısına maruz kaldı ve tam beş gün boyunca bu korkunç deneyime katlanmak zorunda kaldı.
Hitchcock'un saplantılı davranışları sadece sette değil, sosyal ve duygusal olarak da Hedren'i izole etti. İkinci işbirlikleri sırasında, Hitchcock'un kontrolcü ve talepkar tavırları artarak devam etti. Hedren'in ifadesine göre, Hitchcock, onu cinsel olarak taciz etti ve setteki davranışlarını sürekli olarak kontrol altında tuttu.
Hitchcock'un takıntılı davranışları ve çekimler sırasındaki sadist muamelesi, sonunda Hedren'in Hitchcock ile çalışmayı reddetmesine ve 'Marnie' filminin çekimlerinin tamamlanmasının ardından yollarını ayırmasına yol açtı. Hedren, Hitchcock'un kendisine uyguladığı kötü muamele ve takıntılı davranışları, anı kitabı 'Tippi'de detaylı bir şekilde anlattı.
Alfred Hitchcock, sinema dünyasında unutulmaz bir yer edinirken, karanlık yönleri ve setteki sorunlu ilişkileri de onunla birlikte hatırlanmaktadır.
