Aksaray Üniversitesi mezunu Hüseyin Çelik, babaannesinden kalan eski bir çeyiz sandığıyla çıktığı yolculukta, geçmişin izlerini geleceğe taşıyor. Antika tutkusu zamanla bir yaşam biçimine dönüşen Çelik, Osmanlı’dan Cumhuriyet’in ilk dönemine kadar uzanan 100’ü aşkın parçayı evinde sergiliyor. Küçük bir odayı adeta müzeye çeviren genç koleksiyonerin en büyük hayali ise Ankara Samanpazarı’nda kendi dükkânını açmak.

Bir Sandığın İçinden Çıkan Miras

Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi mezunu olan 31 yaşındaki Hüseyin Çelik, antikaya olan ilgisinin, babaannesinin vefatı sonrası kalan çeyiz sandığıyla başladığını söylüyor. Anadolu Ajansı’na konuşan Çelik, o gün bugündür eskiyle bağ kurmanın, kendisi için bir hobi değil adeta yaşam biçimi haline geldiğini ifade ediyor.

"Her Parçada Manevi Bir Hatıra Gizli"

Zamanla tutkuya dönüşen bu merak, Çelik’in evinde kendine özel bir koleksiyon alanı oluşturmasına neden olmuş. Bugün bu alanda 100 yıllık Osmanlı süvari kılıcından el dokuması halı ve kilimlere, Cumhuriyet'in ilk dönemlerinden taş plaktan eski para koleksiyonuna kadar onlarca parça yer alıyor. Çelik, "Genellikle satın almayı tercih ediyorum, satmaya kıyamıyorum. Çünkü aldığım her eşya ile aramda manevi bir bağ oluşuyor" diyor. En çok huzur bulduğu yerin, antikalarıyla çevrili bu oda olduğunu da ekliyor.

Antalya’da Bayramda Sahiller ve Piknik Alanları Doldu Antalya’da Bayramda Sahiller ve Piknik Alanları Doldu

Antikalarla Dolu Bir Oda

Üniversite sınavına bile bu odada hazırlandığını söyleyen Çelik, "Bu iş sabır ve gönül ister. Bir mekânınız ve sermayeniz yoksa, antikaları biriktirmek yetersiz kalır. En büyük hayalim, Ankara’nın Samanpazarı semtinde kendi antika dükkânımı açmak" diyor. Şimdilik ailesiyle birlikte yaşadığı evde, bir odayı tamamen koleksiyonuna ayırmış. Oda küçük, hayal büyük.

“Zeki Müren Dinlerken Bambaşka Alemlerdeyim”

Sanata ve nostaljiye olan ilgisini Zeki Müren'in bir şarkısıyla özetleyen Çelik, “Zeki Müren’in ‘Bir tatlı tebessümün bin vuslata bedeldir’ şarkısını dinlediğimde bambaşka alemlere gidiyorum” sözleriyle, antikaların sadece nesne değil, duygusal bir yolculuk olduğunun altını çiziyor.

“Ziyaret Etmek İsteyen Herkese Açığım”

Koleksiyonunun en özel parçaları arasında yaklaşık 120 yıllık bir Osmanlı plağı ve süvari kılıcı bulunuyor. Çelik, antika meraklılarına da açık bir davette bulunuyor: “Evimi ziyaret etmek isteyen herkese kapım açık.”

Kaynak: AA