Kahramanmaraş depremlerinden sonra yaşadığı Gaziantep'i terk ederek Antalya'ya taşınan 35 yaşındaki kuaför Özlem Kar, çocukları 17 yaşındaki İrem, 14 yaşındaki Kerem, 12 yaşındaki Erdem, 8 yaşındaki Ecem ile beraber Antalya'ya gelen Kar, çalıştığı fabrikanın bahçesinde bulunan 10 metrekarelik konteynerde çocukları ile yaşayan Kar, işten çıkarıldı. Fabrika sahibinin konteyneri boşaltmasını istemesi üzerine yapacak başka hiçbir şeyi kalmayan Kar; "Sürekli çalışabileceğim bir işim yok. Çocuklarımın geleceği için yardım rica ediyorum" şeklinde konuştu.
4 yıl önce Gaziantep'te eşinden boşanan kuaför Kar, 4 çocuğu ile annesinin yanına yerleşmişti. Kar, annesi ile anlaşmazlık yaşadıktan sonra çocukları İrem, Kerem, Erdem ve Ecem ile birlikte, işlettiği kuaför dükkanını ev gibi kullanmaya başlamıştı. Kahramanmaraş merkezli ve 11 ilde yıkıma neden olan depremlerde iş yeri de hasar gören Özlem Kar, çocuklarıyla beraber Antalya'ya getirildi. Daha sonra Akdeniz Üniversitesi'nin kampüsünde bulunan öğrenci yurdunda yaşamaya devam etti.
Özlem Kar, Antalya'daki yurtta bir süre kalsa da daha sonra çocuklarını da alarak Gaziantep'e geri döndü. Tekrar annesinin yanında kalmaya başlayan Kar, bu süreçte iş de aradı. Kar, yaptığı görüşmeler sonucunda Manavgat'ta bulunan bir fabrikada iş buldu. 2 hafta önce çocuklarıyla birlikte tekrar Manavgat'a gelen Kar, işe başladığı plastik fabrikasının bahçesinde işçiler için kurulan 10 metrekarelik konteynere yerleşti. Çocuklarıyla konteynerde yaşamaya çalışan Kar, geçen hafta çalışma şartlarına ayak uyduramadığı için işten çıkarıldı. Erkek işçilerin geleceği söylenerek Kar'ın konteyneri de boşaltması istendi.
En kısa sürede konteyneri boşaltması istenen Kar, çaresiz olduğunu, fabrikada çalışmakta zorlansa da çocukları için her türlü cefayı çekmeye razı olduğunu ifade etti. Çocuklarının eğitimi için endişelenen Kar; "6 Şubat depreminde her şeyimi kaybettim. Çocuklarımın geçiminde çok sorunlar yaşıyorum. 1 oda yerde kalıyoruz, çocuklarımı okutmam lazım, hiçbirini okutamıyorum. Sürekli çalışabileceğim bir işim yok. Çocuklarımın geleceği için yardım rica ediyorum" şeklinde konuştu.
Annesi çalışırken kardeşlerine bakan İrem Taşbaş'ın, en büyük hayali avukat olmak. İrem Taşbaş; "Bir evimiz olmadığı için bu hedefimi gerçekleştirmek biraz zor. Bir yerleşim yeri bulursak, hedefime kaldığım yerden devam etmek istiyorum. Hatta bu zamana kadar okulumdan da çok övgüler aldım. Takdir belgesi bir öğrenci için çok gurur verici. Anneme her zaman gurur vermek istedim, annemin benimle gurur duymasını istedim ve her zaman da başardım. Benim için okuldan daha önemli bir şey yok. Çünkü bir çocuğun geleceği kendi ellerindedir, ben de okuluma devam etmek istiyorum" dedi.
