Anadolu’nun kültürel mirası, halı ve kilimlerde kullanılan motiflerle yüzyıllardır nesilden nesile aktarılıyor. Ancak, günümüzde bu zenginlik giderek unutulma tehlikesiyle karşı karşıya. Geleneksel El Sanatları Eğitmeni Nurhayat Aygün, kültürel değerlerin korunması gerektiğini vurgulayarak, halı ve kilim motiflerinin taşıdığı anlamlara dikkat çekti.
Aygün, her motifin geçmişte belli bir anlamı olduğunu belirterek, “Koç boynuzu bereketi, eli belinde motifi ise kadın gücünü ve üretkenliği simgeliyordu. Annelerimiz ve babaannelerimiz, hesap yapmadan, yalnızca doğayı gözlemleyerek geometrik desenler oluşturuyordu. Ancak günümüzde bu geleneksel anlamlar unutuluyor. Eğer bu mirası koruyamazsak, kültürel kimliğimizi de kaybederiz” dedi.
Gelecek Nesillere Aktarılmalı
Kültürel mirası yaşatmak için çalışmalarını sürdüren Aygün, geleneksel sanatların önemine vurgu yaparak şunları kaydetti:
"Bizler, karasal iklimin çocukları olarak, geçmişimizin izlerini taşıyan bu mirası koruma sorumluluğunu hissediyoruz. Geçmişte büyüklerimiz, gözlemledikleri desenleri maneviyatla işleyerek yaşamı zenginleştiriyordu. Bugün biz de bu sanatı geleceğe taşıyarak onların emanetini yaşatmanın gururunu yaşıyoruz.”
Sanatın hayatındaki yerini de anlatan Aygün, 1987 yılından bu yana sanatı yaşam biçimi haline getirdiğini belirtti. Özellikle pandemi döneminde gençlere geleneksel el sanatlarını öğretmeye başladığını ifade eden Aygün, şu sözleri ekledi:
"Annelerimiz, elektriğin bile olmadığı dönemlerde, gaz lambalarının ışığında muazzam eserler ortaya çıkardı. Bugün sahip olduğumuz imkânlarla, geçmişin bu büyülü atmosferini yeniden canlandırmak ve sanatın ruhunu gelecek kuşaklara aktarmak bizim elimizde" diye konuştu.
Aygün, geleneksel el sanatlarının yaşatılmasının sadece sanatsal bir değer taşımadığını, aynı zamanda kültürel hafızanın korunması açısından da büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.
