Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankasının (Fed) bugün açıklayacağı faiz kararına odaklanırken, belirsizliklerin arttığı bir dönemde yön arayışının öne çıktığı görülüyor.
Fed üyeleri arasındaki görüş ayrılıklarının derinleşebileceği ve karar metninde “şahin” tonun ağır basabileceğine yönelik beklentiler, yatırımcıların risk alma isteğini belirgin şekilde baskılıyor.
ABD’de 43 gün süren ve ülke tarihinin en uzun hükümet kapanmasının sona ermesinin ardından gelen enflasyon verilerinin ılımlı seyretmesi, Fed’e yönelik faiz indirimi beklentilerini desteklemişti.
Ancak son haftalarda Fed üyeleri, gevşeme sürecinin nasıl ilerleyeceğine dair farklı görüşler dile getirerek belirsizliği artırdı.
Bazı yetkililer, enflasyonla mücadelenin aksamaması adına daha fazla veri görmek gerektiğini savunurken, diğer isimler faiz indirimine uygun koşulların oluştuğunu belirterek, gevşeme yönündeki duruşlarını açıkça ortaya koydu.
Bu ayrışmanın gölgesinde açıklanacak faiz kararının yanı sıra Fed’in ekonomik projeksiyonları ve Başkan Jerome Powell’ın mesajlarının sadece bu hafta değil ay boyunca küresel fiyatlamalar üzerinde etkili olması bekleniyor.
Piyasalarda bugün 25 baz puanlık indirime gidileceği ihtimali yüzde 86 seviyesinde fiyatlanırken, 50 baz puanlık daha agresif bir adımın ise masadan kalktığı görülüyor.
Makroekonomik veriler tarafında, ABD’de özel sektör istihdamı 22 Kasım haftasında ortalama haftalık 4 bin 750 artış gösterdi.
Ülkenin ekim ayına ilişkin JOLTS açık iş sayısı ise 7 milyon 670 bine yükselerek tahminleri geride bıraktı.
Trump: Daha Güvercin Bir Fed Başkanı İstiyorum
ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamaları da piyasaların odağındaki yerini koruyor.
Trump, faizlerin hızla düşürülmesini savunan bir yaklaşımın, Fed’in yeni başkanını belirlerken kriter olup olmayacağına dair soruya “Evet” karşılığını verdi.
Mevcut Başkan Jerome Powell’a eleştirilerini sürdüren Trump, “Fed’in kötü bir başkanı var, bir değişiklik yapacağız” ifadelerini kullandı.
Trump ayrıca, Powell dahil dört Fed üyesinin atamasının Biden döneminde “otomatik imza” ile yapılmış olabileceğini iddia ederek sürecin inceleneceğini söyledi.
Fed Başkanlığı için adı geçen eski kurul üyesi Kevin Warsh’la bu hafta görüşeceğine yönelik haberlerin sorulması üzerine, “Birkaç farklı kişiyi değerlendireceğiz, ama kimi istediğime dair oldukça iyi bir fikrim var” dedi.
Wall Street Karışık Kapandı
Bu gelişmelerin etkisiyle dün New York borsasında karmaşık bir tablo oluştu. Dow Jones endeksi yüzde 0,38, S&P 500 ise yüzde 0,09 gerilerken, Nasdaq endeksi yüzde 0,13 yükseliş kaydetti. Vadeli işlemler yeni güne pozitif başladı.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi dün 2 baz puan artarak yüzde 4,19 seviyesinde kapanırken, dolar endeksi de yatay bir görünümle 99,2 seviyelerinde işlem görüyor.
Altının ons fiyatı, Fed’den gelebilecek “şahin” mesajların baskısıyla yüzde 0,1 düşüşle 4 bin 208 dolara gerilerken, Brent petrol fiyatı 61,9 dolar seviyesinde tutundu.
JPMorganChase hisseleri ise üst düzey yöneticilerden Marianne Lake’in gelecek yıla ilişkin gider tahminlerini artırması nedeniyle yaklaşık yüzde 5 düştü.
Avrupa, Lagarde’ın Mesajlarına Odaklandı
Avrupa piyasalarında da Fed kararına yönelik temkinli duruş dikkat çekerken, gözler bugün Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın Londra’da katılacağı etkinlikte yapacağı konuşmaya çevrildi.
Lagarde’ın “Küresel para birimleri olarak avro ve doların geleceği nedir ve dijital avro için fırsatlar nelerdir?” başlıklı söyleşide vereceği mesajların piyasalara yön vermesi bekleniyor.
Jeopolitik cephede ise Rusya-Ukrayna Savaşı’na ilişkin haber akışı önemini koruyor.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Rusya’nın Avrupa’yı suçlamasının gerçeği yansıtmadığını belirterek, savaşın Avrupa topraklarında sürdüğünü ve sonuçlarının doğrudan Avrupa’yı ilgilendirdiğini söyledi.
Kallas, IMF’nin Ukrayna’nın 2026-2027 döneminde 135 milyar avroya ihtiyaç duyduğunu açıkladığını anımsatarak, “AB, tazminat kredisi üzerinde çalışmalı, ayrıca (Rusya’ya) daha fazla yaptırım uygulamalıyız” dedi.
Almanya’nın ekim ayı dış ticaret fazlası ise 16,9 milyar avro ile beklentilerin üzerinde açıklandı.
Bu çerçevede, dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,03, Fransa’da CAC 40 yüzde 0,69 gerilerken, Almanya DAX 40 yüzde 0,49 ve İtalya FTSE MIB 30 yüzde 0,33 yükseldi. Avrupa vadeli endeksleri güne zayıf başladı.
Asya Borsaları Satıcılı
Asya piyasalarında da Fed’in faiz kararı öncesinde satış baskısının öne çıktığı görülüyor.
Bölge yatırımcıları Powell’ın açıklamalarını beklerken, yarı iletken teknoloji hisselerinde yaşanan düşüş dikkat çekti.
Trump’ın, ulusal güvenliğin korunduğu koşullarda Nvidia’nın “H200” çiplerinin Çin ve benzeri ülkelerde onaylı müşterilere satılmasına izin verileceğini açıklamasının ardından yükselen Nvidia, Çin’in yerli şirketlere kısıtlama getireceği iddiasıyla kazançlarını geri verdi.
Japon yarı iletken hisselerinde yüzde 5’e yaklaşan kayıplar görüldü.
Veri tarafında Japonya’nın kasım ayı ÜFE verisi aylık yüzde 0,3 ve yıllık yüzde 2,7 ile beklentilere uygun gerçekleşti.
Çin’de ise üretici fiyatlarındaki düşüş kasımda da devam ederken, yıllık ÜFE yüzde 2,2 ile öngörüleri aştı.
Ülkenin TÜFE verisi ise yıllık yüzde 0,7 artarak deflasyon kaygılarını bir miktar hafifletti.
Asya endekslerinde kapanışa doğru Japonya’da Nikkei 225 yüzde 0,4, Güney Kore Kospi yüzde 0,2, Hong Kong Hang Seng yüzde 0,6 ve Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,7 değer kaybı yaşadı.
Borsa İstanbul Pozitif Kapattı
Yurt içinde dün alıcılı bir görünüm sergileyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi günü yüzde 0,44 yükselişle 11.238,36 puandan tamamladı.
VİOP’ta BIST 30 aralık vadeli kontratı akşam seansında yüzde 0,2 artış gösterdi. Dolar/TL ise günü 42,5870’te tamamlarken, yeni güne 42,5940 seviyesinde başladı.
Analistler, bugün yurt içinde sanayi üretimi, yurt dışında ise ECB Başkanı Lagarde’ın konuşması ile Fed’in faiz kararı ve Başkan Powell’ın açıklamalarının izleneceğini belirtiyor.
Teknik olarak BIST 100’de 11.300 ve 11.400 direnç; 11.200 ve 11.100 ise destek seviyeleri olarak öne çıkıyor.





