Demokrat Parti Çankaya İlçe Belediye Başkan adayı İrem Taşpınar, eğitimli kadınların Cumhuriyet'e borçlu olduklarını söyledi. Demokrat Parti'nin Kadın Politikaları'ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olan Taşpınar aynı zamanda partinin Çankaya ilçesinde Belediye Başkan adayı.
Adaylığına ilişkin açıklamalarında belediye başkanlığının çok önemli bir iş olduğuna dikkat çeken Taşpınar;"Konu belediye olduğunda bir işin bütçesini yönetmek bile insan kaynağı planlamak, projeleri irdelemek ya da o projelerde çalıştıracak doğru ekibi kurmak gerekiyor. İşletme fakülteleri mesela bunun için var. Herkesi işe aldım çalışsınlar gibi bir şey yok. Doğru ekibi kurmak bile bir yetenek ve yetkinlik ister. Kararlılık da önemlidir tabii ki. Mesela ben kaybedeceğimi ima eden insanlara hiç aldırmadan, ne olursa olsun son güne kadar seçimler için çalışmaya devam edeceğim" dedi.
İş dünyasından siyasete kadar kadınlara yönelik baskıların zaman içerisinde kavramsallaştığından bahseden belediye başkan adayı İrem Taşpınar; "Uzun yıllar çok uluslu bir şirkette genel müdürlük yaptım. Bu soruya biraz o yönden cevap vereceğim. Çok uluslu dünyada, beyaz yaka dünyasında ya da kurumsal yapılarda kadına yönelik çıkmış kariyer terimleri var. Bunlardan bir tanesi cam tavan, kadın terfide bir yere gelir, genelde mesela çok uluslu firmalarda daha yumuşak işler alır, insan kaynakları direktörü olur, sekreter olur ama terfide gitmesi beklenen yer insan kaynakları direktörü, pazarlama direktörü ama finans direktörünün kadın olması radikal bir şeydir. Ceo'nun kadın olması da radikal bulunur. Burada hep görünmez bir tavan olduğunu düşünür iş dünyası ve bu cam tavan teorisidir. Son yıllarda ortaya çıkan başka bir kadına yönelik, ağırlıklı olarak kadınların kurban edildiği diğer bir terim de cam uçurum. Bu durum da, toparlanması çok zor bir göreve kasten birini vermek. Genellikle de toparlaması çok zor riskli işlere de kadınlar getiriliyor. O yüzden de adı cam uçurum" şeklinde konuştu.
Çankaya Belediye Başkan Adayı İrem Taşpınar partideki görevinden bahsederek, eğitimli kadınların cumhuriyete borcu olduğunu şu sözlerle dile getirdi; "Ben partinin hali hazırda kadın politikalarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım. Siyasetteki temel motivasyonum da biz eğitimli kadınların Cumhuriyet’e borcu var. 1934'te kadınlar seçme ve seçilme hakkını almış, Avrupa'nın birçok ülkesinden daha erken bir tarihtir bu. Şimdi parlamentoya bakıyorsunuz, Cumhuriyet tarihinin en yüksek temsil dönemindeyiz ama yüzde 20. Fırsat eşitliği diyoruz ama aynı zamanda siyasete gönüllü, siyasetle uğraşmak isteyecek kadın sayısını da arttırmamız lazım. Yani 100 kişiden 10 kişi seçmek başka bin kişiden 10 kişi seçmek başka. Fırsat eşitliğini tartışalım ama bazen 10 kişi bile olmuyor kadın temsiliyeti anlamında. Çünkü toplum da değişiyor bundan 50 yıl önce belki kadın aktif iş hayatında daha azdı ama özellikle son yıllarda artan ekonomik krizde hanede kadının da çalışması lazım. O kadının maaş eşitliği, o kadının kendi sesi, o kadar çok şey var ki aslında siyasete giriş noktası da benim için şey “Tamam o zaman biz kendi haklarımızı koruyacağız” cümlesi oldu. Biz Anadolu Lisesi Sınavına girerken cinsiyetle ilgili bir sıkıntı yaşadık mı, yaşamadık. Üniversite sınavında sınava giriyoruz sınav sonucuna göre yerleştiriliyoruz. Biz realitede cumhuriyetin imkanlarından eşit haklarla en azından eğitimde iş bulmada eşitiz. Ama her olumsuzlukta ilk kadın mağdur olur. Ekonomik krizde kadın mağdur olur, ev nasıl dönecek, çocuğun beslenmesine ne konacak, ev kadını olup zorunlu olarak çalışmaya başlayanlar var, o yüzden de eğitimli kadınların daha çok elini taşın altına koyması gerektiğine inanıyorum".
Adaylık sürecini de değerlendiren Taşpınar; "Öyle bir görevlendirme olarak geldi benim bakış açım da şu; Çankaya zor yani insanların algısı da oturmuş. Öyle olunca hazırlık süreci daha uzun sürdü. Son 40 yıldır zaten Çankaya vatandaşıyım. Hayatım burada yani, burada anne oldum işim burada, partim burada yani her rolünde bir Çankaya’lıyım. Çankaya’da 12 tane üniversite var Biz bir arge merkezine dönüştüremedik bu ilçeyi. Özellikle kadınlara ilham olmak da bir siyasi motivasyon" cümlelerini kullandı.
