Yunanca kökenli “kakos” (kötü) ve “phone” (ses) kelimelerinin birleşiminden meydana gelen kakofoni, temel olarak “kötü ses” anlamını taşımaktadır. Bu kavram, konuşma ve müzik bağlamlarında yaygın şekilde kullanılmakta, düzensiz, kaotik veya çarpıcı karışımları belirtmek için de çok yönlü bir anlam yelpazesi sunmaktadır.

İnsanlar Neden Kusar?
İnsanlar Neden Kusar?
İçeriği Görüntüle

Kakofoni sadece işitsel bir olgu olmakla kalmayıp, bunun yanı sıra uyumsuzluk ve düzensizliğin simgesidir. Bir renk karışımında veya kokuların birbirine karışmasında olduğu gibi farklı duyusal alanlarda da kakofoni kavramı kullanılabilir.

Bu çerçevede kakofoni, uyumun karşıtı olarak yorumlanan senfoni (symphony), birden çok melodinin uyum içinde birleşimini ifade eden polifoni (polyphony) ve hoş ses anlamına gelen euphony gibi kavramlarla dilsel ve kavramsal bağ kurmaktadır.

Tarihsel metinlerde de kakofoniye benzer kavramlar yer almıştır. Halit Ziya Uşaklıgil’in Mai ve Siyah adlı eserinde “herkes konuşuyor, hiç kimse dinlemiyordu” ifadesi, düzensiz söyleşilerden oluşan bir karmaşayı betimleyerek kakofoni kavramını edebi bir çerçevede yansıtır.

Günümüzde ise kakofoni, modern insanın doğadan uzaklaşmasıyla meydana gelen yapay konforun yarattığı duyusal ve zihinsel karmaşayı açıklamak maksadıyla kullanılmaktadır.

Teknolojik yoğunluk, bilgi akışının düzensizliği ve sürekli uyaran bombardımanı, bireylerde hem işitsel hem de düşünsel bir kakofoniye yol açmakta, bu durum modern yaşamın belirgin bir niteliği olarak ortaya çıkmaktadır.

Muhabir: Sibel Bay