Karaman’ın Canhasan höyüklerinde yürütülen kazılarda, Neolitik dönemin izlerini taşıyan dikkat çekici buluntular ortaya çıkarıldı. 10 bin yıllık bir sokak dokusunun yanı sıra, 8 bin 500 yıl öncesine tarihlenen obsidyen ayna ve çizili taş aletler arkeoloji dünyasında heyecan yarattı. Bilim insanları, bu eserlerin Anadolu’nun erken şehirleşme ve zanaat kültürüne ışık tuttuğunu belirtiyor.
En Eski Yerleşim İzlerinden Biri Ortaya Çıktı
Karaman’a bağlı Alaçatı köyünde yaklaşık 10 bin yıl önceye tarihlenen Canhasan höyüklerinde bu yılın kazı çalışmaları Geleceğe Miras Projesi kapsamında tamamlandı. Ankara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Adnan Baysal’ın başkanlığını yürüttüğü ekip, bu dönem kazılarında Anadolu’daki en erken sokak örneklerinden biriyle karşılaştı.
Obsidyen Ayna ve Sembolik Aletler Dikkat Çekti
Kazılarda yalnızca sokak izleri değil, aynı zamanda 8 bin 500 yıllık obsidyen bir ayna ve üzerinde çeşitli çizgilerin yer aldığı obsidyen aletler de bulundu. Baysal, bu buluntuların özellikle sembolik anlamlar taşıdığını, mülkiyet ve kimlikle ilişkilendirilmiş olabileceğini belirterek, “Benzer obsidyen aynalar Çatalhöyük’te de karşımıza çıkıyor. Bu eserlerin hepsinin Türkiye’de bulunmuş olması, teknolojinin Anadolu kökenli olduğunun güçlü bir göstergesi” dedi.
Canhasan'ın Neolitik Dönem İçindeki Yeri Yeniden Okunuyor
Canhasan’ın, Orta Anadolu Neolitiği içinde uzun süredir tartışılan bir konuma sahip olduğunu vurgulayan Baysal, bu yıl bulunan çizili obsidyen uçların bölgeye özgü olabileceğini söyledi.
Yeni buluntular sayesinde Canhasan’ın yalnızca bir yerleşim alanı değil, aynı zamanda sembolik dünyanın şekillendiği bir merkez olduğunun anlaşıldığını kaydetti.
“Çatalhöyük Öncesi Hikayeyi Artık Tamamlayacağız”
Baysal, Canhasan’ın bölgedeki kültürel gelişimin önemli bir halkasını oluşturduğunu belirterek şunları ekledi:
“Çatalhöyük çalışmalarında hikayenin yalnızca son bölümü biliniyordu. Ancak Aşıklı Höyük, Boncuklu Höyük ve Pınarbaşı gibi merkezlerde başlayan kültürel sürecin Canhasan’da devam edip Çatalhöyük’te zirveye çıktığını artık daha net görebiliyoruz.”





