Meme Kanseri Farkındalık Ayı etkinliğinde konuşan Prof. Dr. Hüsnü Hakan Mersin, erken teşhisin hayat kurtardığını vurguladı. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve multidisipliner tedavi yöntemleriyle meme kanseri riskinin azaltılabileceğini belirtti. Toplumun bilinçlendirilmesi kritik önemde.
Meme Kanserinde Erken Teşhisin Önemi
Prof. Dr. Mersin, meme kanserinin dünyada en sık görülen kanser türlerinden olduğunu söyledi. 8 kadından birinde yaşam boyunca gelişme ihtimali olan hastalığın erken teşhis ile tamamen tedavi edilebildiğine dikkat çekti.
Kadınların kendi meme yapısını tanımasının, değişiklikleri fark etmelerini kolaylaştıracağı vurgulandı.
Genetik Faktörler ve Riskler
Meme kanserlerinin yüzde 85’inin genetik geçişli olmadığını belirten Mersin, aile öyküsü olmadan da görülebileceğini ifade etti.
Yaş, hormon etkisi, obezite ve bazı ilaçlar risk faktörleri arasında. Gençlerde görülme oranı artarken, 40 yaş sonrası düzenli kontrollerin kritik olduğunu aktardı.
Mamografi ve Tarama Yöntemleri
40 yaşından sonra yılda bir kez mamografinin yapılmasının önerildiğini belirten Mersin, düşük doz radyasyon kullanıldığını ve memeye zarar vermediğini açıkladı.
Düzenli tarama ile hastalıkların erken dönemde yakalanabileceğini ve tedavi şansının yükseldiğini vurguladı.
Sağlıklı Yaşam ve Aktivite
Obeziteden kaçınmanın önemine dikkat çeken Mersin, düzenli egzersiz ve aktif yaşamın hem kilo kontrolüne hem de meme kanseri riskinin azalmasına yardımcı olduğunu belirtti. Sağlıklı yaşam tarzı benimsemenin, hastalık risklerini düşürmede etkili olduğunu söyledi.
Multidisipliner Tedavi Yaklaşımı
Mersin, tedavinin artık tek bir uzmanla sınırlı olmadığını, cerrah, onkolog, radyasyon uzmanı, patolog ve radyologların birlikte çalışmasının önemini vurguladı. Ortak akıl ile planlanan tedavi programlarının, hastanın sağ kalımını artırdığını belirtti.
