Sudan’da 2023 yılından bu yana süren iç çatışmalar, ülkenin yer altı zenginliklerinin nasıl bir güç kaynağına dönüştüğünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), sivillere yönelik katliamlarla gündeme gelirken, aynı zamanda Sudan’ın devasa altın rezervlerini kontrol ederek savaş gücünü bu kaynaklarla finanse ediyor.

Sudan’da Altının Gölgesinde Süregelen Çatışma

Afrika’nın en büyük üçüncü altın üreticisi olan Sudan, son iki yıldır merkezi ordu ile HDK arasında süren kanlı bir iç savaşın pençesinde. 2023’te başlayan bu çatışmalarda on binlerce kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 15 milyon kişi ise ülke içinde ya da dışında yerinden oldu.

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti Faşir’in HDK kontrolüne geçmesi, Sudan’daki altın yataklarının stratejik önemini yeniden gündeme taşıdı. Zira ülkenin batı ve kuzeyinde bulunan altın madenleri, yalnızca ekonomik değil, askeri bir güç unsuru haline gelmiş durumda.

Altın, Sudan Ekonomisinin Can Damarı

Hartum yönetimi, petrol gelirlerinin büyük bölümünü 2011 yılında Güney Sudan’ın ayrılmasıyla kaybettikten sonra ekonomiyi ayakta tutmak için altın madenciliğine yönelmişti. Geleneksel yöntemlerle çıkarılan altın, devlete her yıl 1 ila 2 milyar dolar kazandırıyor.

2024 itibarıyla 64 tonun üzerinde altın üreten Sudan, yaklaşık 1,5 milyar dolarlık gelir elde etti. Ancak bu kaynağın önemli bir bölümü artık devletin değil, silahlı grupların kontrolünde.

Devletin Denetiminden Çıkan Madenler

Darfur, Güney Kurdufan, Nil ve Kuzey eyaletleri gibi bölgelerdeki altın yataklarının çoğu artık yasa dışı yollarla işletiliyor. Yolsuzluk, güvenlik zafiyeti ve çatışmalar nedeniyle devletin kontrolü büyük ölçüde ortadan kalkmış durumda.

Bu ortamda HDK, yerel milisler ve kabile gruplarıyla birlikte ülkenin zengin altın rezervlerini kontrol ederek kendi finansal sistemini kurdu. Altın, artık Sudan’daki güç dengelerini belirleyen en önemli unsur haline geldi.

Cebel Amir: HDK’nin Altın Kalbi

HDK’nin kontrolündeki Darfur’daki Cebel Amir bölgesi, Sudan’ın en zengin altın rezervlerine sahip yerlerinden biri olarak biliniyor. Yıllık yaklaşık 15 ton üretim kapasitesine sahip olan bölge, Çad, Libya ve Nijer’den gelen göçmen işçilerle dolup taşıyor.

Bu madenin kontrolü, devrik lider Ömer el-Beşir döneminde HDK’ye devredilmişti. O dönem “koruma” bahanesiyle görevlendirilen HDK, kısa sürede madenin yönetimini tamamen ele geçirerek buradan elde ettiği gelirlerle güç kazandı.

Dagalu’nun Serveti ve HDK’nin Finans Kaynağı

HDK lideri Muhammed Hamdan Dagalu (Hemedti), Cebel Amir madenlerinden elde ettiği gelirlerle Sudan’ın en zengin isimlerinden biri haline geldi. 2019-2021 yılları arasında hükümetle yaptığı anlaşmalarla, maden haklarından vazgeçme karşılığında 250 milyon dolar tazminat aldı ve birçok vergi muafiyetinden yararlandı.

Ancak Nisan 2023’te çatışmalar yeniden alevlendiğinde HDK, Cebel Amir’i tekrar ele geçirdi. Bugün maden üretimi azalsa da grup, Güney Darfur’daki Songo madenleri gibi yeni alanlara yayılarak altın gelirini sürdürmeye devam ediyor.

Kanayan Kalp Çiçeğinin Bakımı Nasıl Olmalıdır?
Kanayan Kalp Çiçeğinin Bakımı Nasıl Olmalıdır?
İçeriği Görüntüle

Altın Kaçakçılığı HDK’nin Savaş Makinesini Besliyor

HDK, altın üretimini yalnızca ülke içinde değil, kaçak ihracat yoluyla uluslararası pazarlara da taşıyor. Elde edilen gelirlerin büyük kısmı silah alımı ve lojistik destek için kullanılıyor. Sudan ordusu bazı bölgelerde madenciliği denetim altına almaya çalışsa da ülke genelinde altın gelirlerinin çoğu silahlı grupların kasasına giriyor.

Altın, Sudan’daki savaşın hem finansmanı hem de süregiden güç mücadelesinin merkezinde yer alıyor. HDK’nin kontrol ettiği madenler, ülkenin geleceği için bir kaynak olmaktan çok, süregelen çatışmaların yakıtı haline gelmiş durumda.

Kaynak: AA