Neden Suyun Altında Bir Şehir İnşa Edilemiyor?
Neden Suyun Altında Bir Şehir İnşa Edilemiyor?
İçeriği Görüntüle

SİBEL BAY

1844 yılında yazılan bir kitaba göre Orta Çağ Fransa’sındaki manastırda yaşayan bir rahibe aniden miyavlamaya başlar.

Meydana gelen bu olaydan kısa bir süre sonra manastırdaki diğer rahibeler de ona katılarak tıpkı bir kedi gibi miyavlarlar. Her gün rutin halinde gerçekleştirilen toplu miyavlama etkinliği nedeniyle bölge halkı korkarak rahatsız olur.

Toplu miyavlama eylemleri günlerce sürer. Bu durumdan gitgide büyük bir rahatsızlık duymaya başlayan bölge halkı çareyi emniyet güçlerine gitmekte bulur. Olay karşısında oldukça şaşıran askerler, rahibeleri susmaları konusunda uyarır ancak rahibeler uyarıları dinlemezler. Bunun üzerine askerler ise fiziksel şiddete başvurur ve rahibeleri kırbaçlayarak susmalarını sağlar.

Uzun yıllar önce yaşanmış bu salgın, askeri müdahale ile son buluyor ancak rahibelere bulaşarak toplu bir şekilde gerçekleşen miyavlama eyleminin sebebinin ne olduğu hala tam olarak çözülememiştir.

Söz konusu kitabın yazarı Zimmermann’a göre ise Orta Çağ manastırlarında uzun süreler boyunca devam eden bireysel ve toplumsal kaygı, korku ve stres gibi duygular bu olayın patlak vermesinde etken olmuştur. Aynı zamanda dönemin şartlarına değinen Zimmermann, dönemin manastırlarında rahibelerin sıklıkla sanrılar gördüğünü belirtmiştir.

Olaya yönelik geliştirilen bir başka teori ise dönemin Avrupası’nda kedilere yönelik olumsuz bir bakış açısı ile ilişkilidir. Günümüzde evcil ve sevimli bir hayvan olarak görülen kediler Orta Çağ Avrupası’nda ise şeytanla ilişkilendiriliyordu. Buradan hareketle bazı araştırmacılar, kötü ve günah olarak nitelendirilen bu hayvanların rahibelerin gizledikleri olumsuz tarafları ile açığa çıkarılarak böyle bir olayın gelmesine neden olduğunu belirtmişlerdir.

Muhabir: Sibel BAY