Zamanında bir yere yetişememek, birçok insanın günlük yaşamda karşılaştığı bir durumdur. Ancak bazı kişilerde bu durum kronik hale gelir. Bilim insanlarına göre kronik geç kalmanın nedeni yalnızca sorumsuzluk değildir; zaman algısındaki bozukluklar, öz-düzenleme eksikliği ve nörolojik yargı hataları da önemli rol oynar.
Zamanı Yanlış Hesaplayanlar: “Zaman Optimistleri”
Sürekli geç kalan kişiler genellikle “zaman optimisti” olarak tanımlanır. Bu kişiler, 15 dakikalık bir yolu 7 dakikada alabileceklerine inanır. Çünkü geçmişte bir kez bu süreyi tutturmuşlardır ve beyinleri bunu referans kabul eder.
Tek İşe Odaklı Zihin: “Monotasker” Davranışı
Kronik geç kalanlar çoğu zaman “monotasker”dir. Yani aynı anda birden fazla işi verimli şekilde yapamazlar. Evden çıkmadan önce “sadece bir mesaj atayım” derken 20 dakikanın geçtiğini fark edemezler.
Beynin İç Saati Bozulabilir
Zamanlama sorunlarının önemli bir nedeni de beynin içsel saatinin doğru çalışmamasıdır. “Şu an ne kadar süre geçti?” sinyalini sağlıklı veremeyen bir beyin, kişiyi sık sık yanıltır. Bu durum özellikle Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (ADHD) olan bireylerde yaygındır.
Bazı insanlar gecikmenin başkaları üzerindeki etkisini küçümser. Karşı tarafın ne hissettiğini anlamakta zorluk yaşamazlar; ancak algısal öncelikleri farklıdır. Bu durum, empati eksikliğinden çok, algısal bir öncelik kaymasıdır.
Çözüm: Algı Yönetimini Sağlamak
Geç kalmak çoğu zaman bir zaman yönetimi değil, beyin yönetimi sorunudur. Bu nedenle çözüm, sadece saat ayarları yapmakla sınırlı değildir. Kişinin kendi zaman algısını yeniden eğitmesi, içsel saati güçlendirmesi ve öz-düzenleme becerilerini geliştirmesi gerekir.