Haziran ayı, küresel ekonomik görünüm açısından kritik bir döneme işaret ediyor. ABD'nin karşılıklılık esaslı tarifelerine yönelik hukuki tartışmaların ve ticaret müzakerelerindeki belirsizliklerin derinleştiği bu dönemde, dünyanın önde gelen merkez bankaları para politikası kararlarını açıklamaya hazırlanıyor.
ABD Uluslararası Ticaret Mahkemesi'nin, eski Başkan Donald Trump’ın uygulamaya koyduğu bazı gümrük tarifelerinin yasal yetki sınırlarını aştığına hükmetmesi ve bu tarifelerin uygulanmasını engellemesi, ekonomik dengeleri sarsarken; kararın temyize taşınması ve geçici olarak durdurulması, piyasaları daha da tedirgin etti.
Bu ortamda, merkez bankalarının resesyon sinyalleri ve üretimdeki yavaşlama gibi risklere karşı nasıl pozisyon alacağı merak konusu. Haziran ayında ABD Merkez Bankası (Fed), Avrupa Merkez Bankası (ECB), İngiltere Merkez Bankası (BoE), Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) gibi kurumların kararları, küresel piyasaların yönünü belirleyecek.
İlk Karar Kanada’dan Gelecek
Ayın ilk faiz kararı Kanada Merkez Bankası’ndan (BoC) 4 Haziran’da gelecek. Nisan ayında politika faizini yüzde 2,75’te sabit tutan BoC’nin bu kararında ABD'nin öngörülemez ticaret politikalarının ve artan enflasyon beklentilerinin etkili olduğu belirtilmişti. Para piyasaları, bu ay da faiz oranının değişmeyeceğini öngörüyor.
Fed’in Teyakkuz Halindeki Kararı
Fed, korumacı ticaret politikalarının büyüme ve fiyatlar üzerindeki olası etkilerini değerlendirecek. Para piyasalarında, Fed’in bu ay faiz oranını yüzde 4,25–4,50 bandında sabit tutması beklenirken, ilk faiz indiriminin eylülde gerçekleşebileceği tahmin ediliyor. Fed Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları ve FOMC projeksiyonları, piyasalar açısından belirleyici olacak.
ECB Faiz İndirimi Sinyali Veriyor
5 Haziran’da kararını açıklayacak olan ECB’nin üç temel politika faizinde 25 baz puan indirime gitmesi bekleniyor. Avro Bölgesi’nde yıllık enflasyonun yüzde 2,2 ile ECB’nin hedeflerine yakın seyretmesi, gevşeme yönündeki beklentileri destekliyor. ECB’nin, finansmana erişimi kolaylaştırma ve büyümeyi destekleme hedefi öne çıkıyor.
BoE Sabit Faizle Devam Edebilir
İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) ise yüzde 4,25 seviyesindeki politika faizini değiştirmesi beklenmiyor. İngiltere ekonomisinde zayıf üretim verileri ve devam eden küresel belirsizlikler, BoE’nin temkinli bir duruş sergilemesine neden oluyor.
BoJ Sıkılaşmaya Mesafeli Yaklaşıyor
Japonya’da Tokyo TÜFE’si mayısta yıllık yüzde 3,4 artarken, sanayi üretimi yüzde 0,9 geriledi. BoJ’un ekim ayına kadar politika faizinde değişikliğe gitmeyeceği öngörülüyor. Başkan Kazuo Ueda, özellikle gıda fiyatlarındaki artışın izleneceğini ve gerekirse politika değişikliği yapılabileceğini vurguladı.
TCMB'nin Kararı Merakla Bekleniyor
Yurt içinde gözler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 19 Haziran’da açıklayacağı faiz kararına çevrildi. Nisan ayında politika faizini yüzde 46’ya çıkaran TCMB’nin, yeni karar metni ve söylemleri, yatırımcılar için yol gösterici olacak. TCMB Başkanı Fatih Karahan, 2025 sonunda enflasyonun yüzde 24, 2026’da yüzde 12, 2027 yılında ise yüzde 8’e düşmesini hedeflediklerini açıklamıştı.
Haziran ayında ayrıca Rusya Merkez Bankası (CBR), İsveç Merkez Bankası (Riksbank), Macaristan Merkez Bankası (MNB) ve Çekya Merkez Bankası’nın (CNB) kararları da piyasaların radarında olacak.
