Katar yönetimi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Doha’ya düzenlenen hava saldırısını savunmaya çalıştığını belirterek, "Netanyahu’nun uluslararası hukuku cezasız şekilde ihlal etmeyi sürdüremeyeceğini" ifade etti.
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, başkent Doha’da gerçekleştirdiği haftalık basın toplantısında konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Netanyahu’nun saldırının başarısız olmadığını, bunun yalnızca bir mesaj taşıdığını ileri sürmesine tepki gösteren Ensari, “İsrail Başbakanı’nın pervasız politikalarının yol açtığı her başarısızlıktan sonra kendi hatalarını gerekçelendirme çabasına artık alıştık. Dolayısıyla mesajı da bu doğrultuda okunmalıdır” dedi.
Ensari, Netanyahu’ya yönelik sözlerini sürdürerek, “Ona ayrıca uluslararası hukuku ihlal etmeye devam edemeyeceğini ve mutlaka hesap vereceğini hatırlatmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sözcü, 15 Eylül’de Doha’da düzenlenen olağanüstü Arap-İslam zirvesine dikkat çekerek, toplantının Katar’a yapılacak herhangi bir saldırının Arap ve İslam dünyası tarafından kesinlikle kabul edilemez olduğuna dair güçlü bir uyarı niteliği taşıdığını söyledi.
Aynı gün Körfez İşbirliği Konseyi Yüksek Konseyi’nin Doha’da devlet ve hükümet başkanları düzeyinde gerçekleştirdiği acil oturumun da saldırıya karşı net tedbirleri kapsadığını vurgulayan Ensari, bu dayanışma mesajının uluslararası arenada geniş yankı bulduğunu dile getirdi.
Gazze’de ateşkes sağlanmasına yönelik arabuluculuk sürecine de değinen Ensari, “Özellikle İsrail Başbakanı’nın, kendisiyle görüşen herkesi hedef almak ve arabulucu ülkeleri bombalamak istemesi nedeniyle şu an için bu sürecin gerçekçi olduğunu söylemek zor” diye konuştu.
Bakanlık Sözcüsü, Katar’ın öncelikli olarak ulusal egemenliğini korumaya, “hain” olarak nitelediği saldırıya yanıt vermeye, benzer girişimlerin tekrarlanmaması için gerekli tüm adımları atmaya ve saldırının sorumlularından hesap sormaya odaklandığını yineledi.
Ensari ayrıca, Katar’ın mevcut koşullar altında diğer tüm siyasi önceliklerini geri planda bıraktığını ve ülkesinin güvenliğinin öncelikli mesele haline geldiğini vurguladı.