İspanyol ressam Francisco Goya’nın 1787-1788 yıllarında yaptığı Manuel Osorio Manrique de Zuniga portresi, sanat tarihinde derin bir iz bıraktı.
Henüz birkaç yaşında hayatını kaybeden küçük Manuel, kırmızı ipek giysisi ve etrafını saran kuşlar ile kediler arasında ölümsüzleştirildi.
Masumiyetin ve ölümün yan yana durduğu bu tablo, bugün hala izleyiciyi derinden etkiliyor.
Eserin adı: Manuel Osorio Manrique de Zuniga (diğer adıyla Kırmızı Çocuk)
Eserin tarihi: 1787 - 1788
Eserin boyutları: 127 × 101,6 cm
Eserin sanatçısı: Francisco Goya
Francisco Goya, 1746’da İspanya’da doğmuş ve modern sanatın öncülerinden kabul edilen bir ressamdır. Portreleri, tarihi sahneleri ve özellikle toplumsal eleştiri içeren eserleriyle tanınmaktadır.
Kraliyet ailesinin ressamı olarak kariyer yapmış, ancak sıradan halkın yaşamını ve acılarını da resimlerine yansıtmayı ihmal etmemiştir. 'Kaprisler' serisi ve savaş gravürleri, onun cesur ve eleştirel bakışını gösterir.
Goya’nın En Hassas Çocuk Portresi
Goya, Altamira Kontu Vicente Joaquín Osorio’nun isteğiyle, ailenin küçük oğlu Manuel’i resmetti. 1784’te doğan Manuel, sadece sekiz yaşına kadar yaşayabildi.
Manuel'in babasının siparişi üzerine ressamın fırçasından çıkan bu portre, zamanın ötesine taşan bir eser olarak varlığını sürdürmektedir.
Kırmızı Giysi İçinde Bir Masumiyet
Portrede Manuel, beyaz yakalı kırmızı ipek tulumu, gümüş kuşağı ve fiyonklu ayakkabılarıyla dikkat çekiyor. Küçük ellerinden birinde tuttuğu ip, evcil saksağanına bağlı.
Kuşun gagasında duran Goya’nın kartviziti, ressamın hem imzası hem de izleyiciye sessiz bir selamı olarak yerleştirilmiştir.
Kuşlar ve Kediler Arasında
Tablonun dramatik gücü, masum çocuk figürünün yanına yerleştirilmiş hayvanlarda gizli. Kafeste duran kuşlar kırılganlığı, özgürlüğün sınırlarını hatırlatırken gözlerini dikmiş üç kedi, saksağanı adeta avlamak üzere bekliyor.
Masumiyetle tehdit, güvenle tehlike aynı karede buluşuyor.
Yolculuk ve Bugünkü Yeri
Yıllar içinde birçok koleksiyonerin elinden geçen tablo, 1949’da Metropolitan Sanat Müzesi’ne bağışlandı ve günümüzde hala orada sergileniyor.
