Çocukluk ve ergenlik döneminde omurga eğriliği olarak ortaya çıkan skolyoz, sadece estetik değil, ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

‘Kızılcık Şerbeti’nde Büyük Sürpriz: Çimen Geri Dönüyor
‘Kızılcık Şerbeti’nde Büyük Sürpriz: Çimen Geri Dönüyor
İçeriği Görüntüle

Dr. Öğr. Üyesi Gökhan Özkoçak, özellikle kız çocuklarında sık rastlanan bu bozukluğun erken tanıyla başarılı şekilde tedavi edilebildiğini vurguluyor.

Çocuklukta Başlıyor Hayatı Etkiliyor

Omurganın sağa ya da sola 10 derecenin üzerinde eğrilmesiyle tanımlanan skolyoz, yalnızca dış görünüşü değil, tüm vücut sağlığını etkileyen ciddi bir rahatsızlık.

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Gökhan Özkoçak, skolyozun, fark edilmediği takdirde kalıcı sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirterek, erken teşhisin önemine dikkat çekiyor.

Özkoçak’a göre, skolyozun zamanında tanınması tedavi sürecini büyük ölçüde kolaylaştırıyor.

En Çok Ergenlik Çağında Ortaya Çıkıyor

Skolyoz vakalarının çoğu 10 ila 15 yaş aralığındaki çocuklarda görülüyor. Bu yaş grubunda düzenli takip ve gözlem büyük önem taşıyor.

Dr. Özkoçak, “Skolyoz, kız çocuklarında erkek çocuklarına oranla 8-10 kat daha sık görülüyor. Bu nedenle ailelerin duruş bozuklukları konusunda dikkatli olması şart” uyarısında bulunuyor.

Belirtiler Göz Ardı Edilmemeli

Hastalığın en sık görüldüğü dönem olan okul çağında, bazı fiziksel ipuçları ailelere alarm verebilir.

Dr. Özkoçak, “Omuzlarda dengesizlik, kürek kemiklerinden birinin çıkık durması, bel-kalça asimetrisi ve genel duruşta bozukluklar önemli sinyallerdir. Bu belirtiler varsa mutlaka fizik tedavi uzmanına başvurulmalı” dedi.

Tedavi Şekilleniyor

Skolyoz tedavisi kişiye özel planlanıyor. Hafif vakalarda egzersizle başarılı sonuçlar alınırken, ilerlemiş eğriliklerde farklı yöntemler devreye giriyor.

Dr. Özkoçak, “10-20 derece arasındaki eğriliklerde özel omurga egzersizleri yeterli olabiliyor. 20-40 derece arası skolyozda ise korseli tedavi de uygulanıyor. 40 derece üzerindeki vakalar ise cerrahi değerlendirmeye alınıyor” ifadelerini kullandı.

“Omurga Vücudun Pırlantasıdır”

Dr. Özkoçak, omurga sağlığının ömür boyu korunması gerektiğini vurgulayarak, “Cildimize nasıl özen gösteriyorsak, omurgamıza da aynı ilgiyi göstermeliyiz. Duruş bozuklukları hafife alınmamalı, çocuklukta fark edilip kontrol altına alınmalı. Unutmayın, omurga vücudun pırlantasıdır” diyerek aileleri uyardı.

Kaynak: DHA