Kurban Bayramı sofralarının vazgeçilmezi kırmızı et, sağlıklı tüketilmediğinde sindirim ve kronik hastalıklara davetiye çıkarabilir. Diyetisyen Gözdenur Çavuş Uka, kadınların günlük 100-120 gram, erkeklerin ise 150-180 gram et tüketmesini öneriyor. Etin yanında bol yeşillik ve tam tahıllar tercih edilmeli, pişirme ve saklama kurallarına dikkat edilmeli. Fazla et tüketimi, gut, böbrek sorunları ve kolon kanseri riskini artırıyor.
Porsiyonları Abartmayın, Tabağınızı Dengeleyin
Diyetisyen Uka’ya göre kırmızı et her ne kadar kaliteli bir protein kaynağı olsa da, pişirme yöntemi ve porsiyon miktarı doğru seçilmediğinde sindirim sorunlarına zemin hazırlıyor. “Özellikle fazla sakatat tüketimi, ürik asit yüksekliğine yol açıp gut ve böbrek hastalığına neden olmaktadır” diyen Uka, bayram süresince günlük kırmızı et tüketiminin kadınlar için 100-120 gram, erkekler için 150-180 gramı geçmemesi gerektiğini ifade etti.
Yanına Yeşillik ve Tahıl Ekleyin
“Etin yanında bol yeşillik, zeytinyağlı sebze veya tam tahıllarla dengeli bir tabak oluşturmak sindirimi destekler” diyen Dyt. Uka, etin tek başına tüketilmemesi gerektiğini, lif ve vitamin desteğiyle birlikte sindirimin kolaylaştırılabileceğini aktardı.
Etinizi Küçük Porsiyonlarla Dondurun
Kesilen etlerin saklanması konusunda da önerilerde bulunan Uka, etlerin oda sıcaklığında bekletilmeden küçük porsiyonlara ayrılarak -18 derecede derin dondurucuda saklanması gerektiğini belirtti. “Tek kullanımlık paketler halinde dondurulması, hem hijyen hem de israfı önlemek açısından önemlidir” diyerek, çözdürme yöntemlerinde sıcak su, mikrodalga veya oda sıcaklığının tercih edilmemesi gerektiğini de ekledi.
Yeni Kesilen Eti Hemen Tüketmeyin
Sindirim sorunlarının önüne geçmek için dinlendirme sürecine dikkat çeken Dyt. Uka, “Yeni kesilen etin kas yapısı serttir ve içerisindeki bazı enzimler henüz parçalanmamıştır. Bu da sindirim güçlüğüne, mide ağrılarına, gaz ve şişkinliğe neden olabilir. Bu yüzden etin en az 12-24 saat buzdolabında dinlendirilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Yağ Eklemeyin, Kızartmadan Kaçının
Etin pişirilmesinde sağlıklı yöntemlerin tercih edilmesi gerektiğini belirten Dyt. Uka, “Kurban eti pişirilirken yağ ilave edilmemelidir. Kızartma teknikleri yerine ızgara, fırın ve haşlama tercih edilmelidir. Eğer mangalda pişirilecekse, ateş ile temas ettirilmeden en az 15-20 cm mesafe bırakılmalıdır” dedi.
Kalp ve Kronik Hastalığı Olanlar Dikkat
Bayram sofralarının kalabalıklaştığını ancak kalp hastaları için tehlikelerin arttığını belirten Uka, “Hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, diyabet ve kalp-damar hastalıkları olan bireyler; yağlı ve sakatat gibi yüksek kolesterol içeren etlerden uzak durmalı, tercihen az yağlı dana veya kuzu eti tüketmelidir” dedi. Etin görünür yağlarının temizlenmesinin ve tuz kullanımının azaltılmasının da sağlık açısından önemli olduğuna dikkat çekti.
Etin Kararında Tüketilmesi Şart
Kırmızı etin aşırı tüketiminin pek çok sağlık sorununa davetiye çıkardığını ifade eden Dyt. Uka, “Kabızlık, mide yanması, karaciğer ve böbrek yüklenmesi, kanda ürik asit artışı gibi sorunlara yol açabilir. Uzun vadede ise kolon kanseri riskini artırabilir” uyarısında bulundu.
Sindirimi Destekleyen 5 Öneri
Dyt. Gözdenur Çavuş Uka, bayram boyunca sindirimi kolaylaştırmak adına şu tavsiyelerde bulundu:
- Her öğünde çiğ sebze veya salata tüketin
- Yoğurt, ayran, kefir gibi probiyotik kaynaklara yer verin
- Kimyon, rezene, zencefil gibi baharatları tercih edin
- Yemek sonrası kısa yürüyüşler yapın
- Lifli besinlerle birlikte bol su için
Sütlü Tatlı Tercih Edin
Bayram ziyaretlerinde tatlı ikramının kaçınılmaz olduğunu ancak tercihlerin önemli olduğunu dile getiren Uka, “Şerbetli, ağır tatlılar yerine sütlü tatlılar (güllaç, muhallebi), meyve tatlıları, bitter çikolata gibi daha hafif seçenekler tercih edilmelidir. Tatlılar ana öğünle birlikte değil, öğünden en az 1-2 saat sonra ve küçük porsiyonlarla tüketilmelidir” dedi.
Bol Su İçin
Artan protein alımının böbrekleri zorladığını hatırlatan Uka, su tüketiminin önemine vurgu yaptı: “Bayram boyunca günlük en az 2-2.5 litre su tüketilmelidir. Kahve ve çay sıvı ihtiyacını karşılamaz, aksine sıvı kaybını artırabilir. Özellikle yaşlı bireyler ve kronik hastalığı olanlar su içmeyi ihmal etmemelidir.”
