Sanatçı Kenan Işık’ın başkentteki ilk kişisel sergisi “Zamanın Aralığında”, sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sokratin Arts and Culture’da kapılarını açan sergi, sanatçının İstanbul’a dair yorumladığı eserlerden oluşuyor.
Farklı dönemlerin izlerini taşıyan yapıları 25 ayrı teknikle yorumlayan Işık, gravürden kumaşa, yağlıboyadan heykele, tel ve cam gibi pek çok malzeme kullanarak İstanbul’un kültürel mirasını eserlerine taşıyor. Sergide Galata Kulesi, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Haydarpaşa Garı, Dolmabahçe Saat Kulesi, Sirkeci Garı, III. Ahmet Çeşmesi, Alman Çeşmesi, Bozdoğan Kemeri, Topkapı ve Beylerbeyi Sarayı gibi tarihi yapılar sanatsal bakışla yeniden hayat buluyor.
Yaptığı açıklamada, İstanbul’un büyüsüne kapıldığını dile getiren Işık, "Tarihin en kadim şehirlerinden biri olan İstanbul’un ruhu çok derin. Anlat anlat bitmiyor" dedi. Erzurum Atatürk Üniversitesi Resim Bölümü'ndeki eğitiminden sonra memleketi Van'dan İstanbul'a taşındığını ve bu sürecin hayatını tamamen değiştirdiğini belirtti.
İstanbul’un mimarisiyle kurduğu bağı vurgulayan sanatçı, “Gördüğümüz yapılar sadece taş yığınları değil, zamanın içindeki bir ışık. O nuru arıyorum. Her gün İstanbul’la ilgili okumalar yapıyor, dinliyorum. Her eserimin bir öyküsü var. Şehrin geçmişten bugüne uğradığı dönüşümü bilinçli bir şekilde resmediyorum. Tecrübe en büyük öğretmen. Ben de öğrenme sürecimi sanatla sürdürüyorum” ifadelerini kullandı.
“Fırçamız Kırılıyor Ama İstanbul Bitmiyor”
Sanatçının en çok üzerine çalıştığı yapılardan biri olan Ayasofya, "Kafesteki Hafıza" adlı eser serisinde önemli yer tutuyor. Bu eserlerle Ayasofya’nın kiliseden müzeye, oradan camiye uzanan dönüşüm süreci anlatılıyor. Işık, eserlerine isim verirken derin anlamlar taşımasına özellikle dikkat ettiğini belirtti.
Sergideki her tablonun tarihi birer anlatı sunduğunu söyleyen Işık, "Tarihi Vikipedi gibi resmetmeyi seviyorum. Şehrin zaman içinde geçirdiği değişimleri, özellikle de yapısal bozulmaları işlerime aktardım. Toplamda 64 eser yer alıyor. Bunlardan 20’si daha önce İstanbul Kalyon Kültür’de sergilenen çalışmalarımdan. Kalan 44’ü ise tamamen yeni eserler" dedi.
Yılda yalnızca bir sergi açtığını ve tüm üretim sürecini tek başına yürüttüğünü vurgulayan sanatçı, “Ben bir orkestra gibi çalışıyorum. Bu sergide cam, beton, tel, ip, heykel, akrilik, yağlıboya, ahşap kazıma gibi 25 farklı tekniği kullandım. Tüm bu sürecin zorluğu içinde bile İstanbul’u anlatmak hiç bitmiyor. ‘Mürekkebimiz bitiyor, fırçamız kırılıyor ama İstanbul anlatmakla bitmiyor’” diye konuştu.
27 Ülkede Eserleri Sergileniyor
Sanatçı, bugüne kadar 27 farklı ülkede eserlerinin sergilendiğini ve uluslararası düzeyde beğeni kazandığını söyledi. Renklerin ifade gücüne de dikkat çeken Işık, eserlerinde siyah-beyaz tonların yanı sıra “aşkın ve şiddetin rengi kırmızı” ile “denizin temsilcisi mavi”yi İstanbul’u en iyi yansıtan renkler olarak tercih ettiğini belirtti.
İstanbul’a geldiğinde ilk karşılaştığı yapıların Galata Kulesi ve Ayasofya olduğunu ifade eden Işık, “Bu iki yapının bende ayrı bir yeri var. Özellikle Ayasofya’nın tarihi çok eskiye dayanıyor. Haçlı Seferleri sırasında yaşadığı yıkımın ardından yeniden inşa edildi. Fatih Sultan Mehmet’in emaneti olan bu yapı, İstanbul’un içindeki nur gibi. Ne yazık ki şehrin değerinin farkında değiliz. Bu yüzden eserlerimle İstanbul’un korunması gerektiğini anlatmak istiyorum” dedi.
Sergi 22 Haziran’a Kadar Açık Kalacak
Serginin açılışında Sokratin Arts and Culture kurucusu Dr. Pınar Kandemir ve küratör Özge Yakıcı birer konuşma yaparak katılımcılara teşekkür etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Selim Terzi, Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu ve çok sayıda sanatsever açılışta yer aldı.
Kenan Işık’ın “Zamanın Aralığında” adlı sergisi, 22 Haziran’a kadar ziyaret edilebilecek.
