Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) eylül toplantısında faizlerde değişikliğe gitmeyerek "bekle-gör" politikasını sürdüreceği tahmin ediliyor.
Olası bir faiz indiriminin ise ancak aralık ayındaki toplantıda gündeme gelebileceği öne çıkıyor.
Yatırımcıların gözü hem ECB’nin alacağı faiz kararında hem de Başkan Christine Lagarde’ın yapacağı yönlendirmelerde olacak.
Para piyasalarındaki fiyatlamalar, gelecek hafta üç temel politika faizinin sabit kalacağına işaret ederken, Lagarde’ın özellikle ekonomik aktiviteye dair mesajları piyasaların seyrini belirleyecek.
Temmuz ayında sergilenen şahin tutum, yeni adımlar beklentisini sınırlandırmıştı. Ancak ABD ile Avrupa Birliği arasında imzalanan ticaret anlaşması ve Avro Bölgesi ekonomisinin toparlanma sinyalleri bu beklentilerin yeniden güçlenmesine yol açtı.
ING Group Başekonomisti Peter Vanden Houte, yaptığı açıklamada, faiz indirimi için ECB’nin çıtayı yüksek tuttuğunu belirtti.
Yaz aylarında yaşanan olumlu gelişmelerin Banka’nın "bekle-gör" tavrını desteklediğini vurgulayan Houte, “ABD ile AB arasında imzalanan ve ‘daha kötüsü de olabilirdi’ özelliği taşıyan ticaret anlaşması, ikinci çeyrekte açıklanan makul büyüme rakamları ve iş dünyası güven endekslerindeki iyileşme, eylül ayında faizlerin sabit bırakılması görüşünü zayıflatmadı, aksine güçlendirdi” değerlendirmesinde bulundu.
Houte ayrıca, ağustos ayında manşet enflasyonda sınırlı da olsa bir artış yaşandığını anımsatarak, mevcut koşulların faizlerin sabit tutulmasını desteklediğini dile getirdi. Houte sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık ECB’nin kısa vadede faiz oranlarını mevcut seviyelerde koruyacağına inanıyoruz. Fakat ekonomik toparlanmanın sekteye uğraması ya da Fransa’daki siyasi gerilimlerin Avro Bölgesi genelinde piyasalarda stres yaratması halinde ek bir faiz indirimi ihtimal dışı değil.”
ECB Tahminlerinde Yukarı Yönlü Revizyon Bekleniyor
Natixis Fransa, Belçika ve Avro Bölgesi Kıdemli Ekonomisti Hadrien Camatte, "Belirsizliklerin artmasıyla faiz indirim beklentileri aralık ayına ertelendi" dedi.
Camatte, Banka’nın yeni tahminlerini açıklayacağına dikkat çekerek şu değerlendirmede bulundu:
“2025 ve 2026 büyümesine dair hafif yukarı yönlü revizyonlar öngörüyoruz. Aralık ayında 25 baz puanlık bir faiz indiriminin gerçekleşmesi, iş gücü piyasasında beklenenden sert bir yumuşama, enerji fiyatlarının düşüşü ve avronun hızlı değer kazanmasıyla enflasyonun hedefin oldukça altına gerilemesi durumunda hâlâ mümkün görünüyor.”
Rabobank Kıdemli Makrostratejisti Bas Van Geffen ise, “Güvercinlerin elinde başka bir faiz indirimi için sağlam bir gerekçe yok, zira bazı şahinler gelecekte faiz artırımlarına ihtiyaç olup olmadığını düşünmeye başladı bile. Fransa’daki siyasi çalkantılar ve küresel ultra uzun vadeli faiz oranlarındaki artış, bu aşamada bir politika tepkisini gerektirmiyor” ifadelerini kullandı.
