Antalya Yaşam Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı, karaciğerde biriken yağın siroz gelişiminde önemli bir etken olduğunu vurgulayarak, "Yüzde 90'ının üzerinde karaciğer tümörleri, siroz zemininde gelişir" açıklamasında bulundu.
Prof. Dr. Aydınlı, özellikle toplumda yaygın olan “karaciğer yağlanması sorun değil” algısının yanlış olduğunu belirterek, bu durumun ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.
Ülkede 30 binden fazla hastanın organ bağışı beklediğine dikkat çeken Aydınlı, mevcut bağışların bu ihtiyaca yetmediğini ifade etti.
Karaciğer sağlığının korunması için genetik faktörlerin yanı sıra sigara, alkol ve tedavi edilmeyen hepatit B ve C gibi etkenlerin siroz riskini artırdığını belirtti.
Hepatit B’nin ülke genelinde yaygın olduğunu ve hijyen kurallarına dikkat edilmeyen yemek yerleri veya ortak kullanılan malzemelerle bulaşabildiğini aktaran Aydınlı, "Hepatit B ve C virüsleri ülkemizde en büyük problemlerden biri olmaya başladı. Karaciğeri korumak için alkolden uzak durulması da çok önemli" dedi.
Son yıllarda karaciğer naklinde en sık karşılaşılan sorunun yağlı karaciğer olduğunu ifade eden Aydınlı, hem düzenli beslenme hem de spor ile önlem alınması gerektiğini vurguladı.
“Karaciğer Yağlanması Artık Ciddi Bir Sorun”
Karaciğer yağlanmasının tedavisinin mümkün olduğunu belirten Aydınlı, tedbir için yılda en az bir kez karaciğer kontrollerinin yaptırılması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Aydınlı, “Gerçekten şu anda yağlı karaciğer en fazla siroz sebeplerinden biri. Karaciğer tümörlerinin yüzde 90'ından fazlası siroz zemininde gelişir. Karaciğer yağlanması nasıl olsa toplumun çoğunda var algısı çok yanlış. Bunu hafife almamak lazım. Yağlı karaciğer artık dünyada da Türkiye'de de sirozun çok önemli sebeplerinden biri” ifadelerini kullandı.
Aydınlı, karaciğer yağlanmasının ilerleyen dönemlerde organın fonksiyonlarını bozduğunu ve yapısal değişikliklere yol açtığını belirterek, düzenli kontrollerin önemini bir kez daha hatırlattı.
Sirozlu karaciğerde tümör oluşumunun sık görüldüğünü ifade eden uzman, karaciğer yağlanması olanların ilaçlarını aksatmaması ve beslenmelerine özen göstermesi gerektiğini söyledi.
Kilo problemi olmayan bireylerde de karaciğer yağlanmasının görülebildiğine dikkat çeken Aydınlı, genellikle bu durumun genetik faktörlerden kaynaklandığını belirtti.
Ailesinde karaciğer hastalığı olanların özellikle dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Aydınlı, "Ailenizde yüksek kolesterol, yüksek yağ oranları varsa dikkat etmelisiniz. Tüm bunları tedavi ettirerek ve dikkat ederek sirozdan önemli ölçüde korunabilirsiniz" dedi.
