Trakya Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Balkan Tarım Kongresi için Edirne'ye gelen Prof. Dr. Makineci, anız yakmanın doğaya ve çevreye büyük zararlar verdiğini vurguladı.
Makineci, anız yangınlarının toprağın tüm yapısını olumsuz etkilediğine dikkat çekerek, toprağın sadece bir madde olarak değil, canlı bir ekosistem olarak görülmesi gerektiğini belirtti. Toprakta bulunan sayısız mikroorganizma ve canlıların birbirleriyle etkileşim içinde olduğunu ifade eden Makineci, yangınların bu ekosistemi tahrip ettiğini söyledi.
Yangınların çıktığı alandaki yaşamı tamamen sona erdirdiğine işaret eden Makineci, anız yakmanın, topraktaki faydalı bakteri ve organik maddeleri yok ederek toprağın verimini düşürdüğünü ve bu durumun ciddi kayıplara yol açtığını açıkladı.
Anız Yangınları Sadece Söndürülen Tarlayı Değik, Etrafındaki Tarlaları da Etkiliyor
Toprağın yangın sonrası kurumasının sert bir kabuk oluşturduğunu ve erozyon riskini artırdığını belirten Makineci, bu durumun toprağı bitki örtüsünden yoksun bıraktığını ve canlı yaşamını ortadan kaldırdığını söyledi. Ayrıca, erozyonun toprak taşınma riskini artırdığını, verimli üst toprağın kaybıyla toprağın fakirleştiğini ve toprağın yapısının bozulmasının şiddetli yağış dönemlerinde sel riskini artırabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Makineci, anız yangınlarının sadece söndürüldüğü tarlayı değil, etrafındaki hasat edilmemiş tarlaları ve özellikle ormanları da tehdit ettiğini vurguladı. Türkiye'nin orman varlığı açısından zengin bir ülke olduğunu hatırlatan Makineci, bu alanların özenle korunması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de anız yakmanın ormanlık alanlara yakın yerlerde yasak olduğunu ancak bu yasağa uyulmadığına dikkat çeken Makineci, ateşin yanıcı gücünün çok yüksek olduğunu ve sıçrama riski taşıdığını belirtti. Bu nedenle çiftçiler ve vatandaşların anız yakma konusunda dikkatli ve duyarlı olmaları gerektiğini vurguladı.
AA




