Utku KABAKCI'nın 6 Eylül 2023 tarihli yazısı: Politika ve İletişim
Arapça kökenli olan siyaset sözcüğü, at terbiyesi ve biniciliği anlamlarına gelmektedir. Yunanca kökenli politika kelimesi ise polis denilen kent devletlerine ilişkin işleri kapsamaktadır. Bu sebeple politikanın literatürde sıklıkla devlet yönetimi olarak tanımlandığı görülmektedir. Fakat politika kavramını sadece devlet olgusu üzerinden tanımlamaya kalkmak hatalı olur. Çünkü politikayı devlete indirgemek, devlet ortaya çıkmadan evvel politikanın var olmadığı neticesine vardırır. Bu çıkarım ise doğru değildir.
İki insanın, birbirinin şuuruna varmasıyla birlikte iletişim süreci de başlar. İnsanların iletişim kurmaya başladığı yerde de politikanın olmaması mümkün değildir. İletişim alanında, özellikle de son dönemlerde yürütülen çalışmalarda her ne kadar simetrik iletişimden söz edilse de iletişim olgusunun iktidar mücadelesi ile doğrudan ilişkili olduğu ıskalanmamalıdır. Her iletişim süreci aynı zamanda bir iktidar mücadelesidir. İktidar kavramı da otoriteyi içerir. Otoritenin kurulduğu yerde de simetrik değil, asimetrik iletişim vardır. İletişim sürecinde iktidar zaman zaman yer değiştirebileceği gibi hep aynı tarafta da kalabilir. Bu sebeple politika kavramına dair değerlendirmede bulunurken dar anlamının ötesine çıkarak iletişim, otorite ve iktidar kavramlarından da istifade etmek gerekmektedir.
Politika ve iletişim alanlarının iç içe geçtiği yerde politik iletişim meydana gelir. Politik iletişimde hedef kitleye ulaştırılmak istenen ileti, siyasal içeriklidir. Seçim dönemlerinde üretilen kampanyalar, siyasi parti ve liderler için yürütülen iletişim çalışmaları, seçmenin tutumunu ölçmek amacıyla yapılan kamuoyu araştırmaları ve seçmeni istenilen davranışa yönlendirmek gayesiyle üretilen yazılı, işitsel veya görsel her türlü metin, politik iletişimin faaliyet alanını oluşturur.
Politika kavramının çok sayıda tanımının bulunması ve bu tanımların tartışmaya açık olması, alanın kapsamının genişliğinden kaynaklanmaktadır. Buna karşın politikanın ne olduğu veya ne olmadığı tartışmasında siyaset biliminin kurucusu olarak kabul edilen Aristoteles gibi başvurulabilecek çok sayıda referans da mevcuttur. Aristoteles, bilimleri tasniflerken politikayı insan çalışmalarının en kapsamlısı olması dolayısıyla bilgi hiyerarşisinde en üste koyar. Aristoteles, politikayı “üstün bilim” olarak tanımlar.
Bugün için politika kavramı, siyasal irade inşa etmeyi, karar vermeyi, alınan kararların hayata geçirilmesini ve belki de hepsinden daha mühim olan meşruiyet oluşturma faaliyetlerini içerir. Tarih boyunca politika kavramının tanımı ve işlevi üzerine çeşitli görüşler ileri sürülmüş olsa da alanın bugün için karşılık geldiği çalışmalar dikkate alındığında Aristoteles’in politikayı “üstün bilim” olarak nitelemesinin isabetli bir tespit olduğu görülmektedir.